KENAN PAŞA GELİYOR

Erken saatlerinde sabahın,
Çalınır davullar
Dan dan diye!
Bağırır bangır bağırır
Belediye hoparlörleri.
Camilere ait olanlar da katılır.
Saat başı tekrar edilir gürültülü anonslar.
Şehre gelişi duyurulur
Kenan Paşa’nın.
Gezdirilir megafonlu arabalar.
Cadde cadde,
Sokak sokak.
Şiirler okunur, marşlar çalınır.
Zat-ı Şahanelerinin
Şehri onurlandırması tekrarlanır mütemadiyen.
Anonslar... hep anonslar...

Ses cümbüşü giderek uğultuya dönüşür,
Dayanılmaz olur.
Gürültü kirliliği kimin umurunda?
Namı değer Kenen Paşa söz konusuyken,
Kim dur diyebilir!
 
Valilik ve belediyeler yarışta,
Kaymakamlar emre amade,
El pençe beklemede
Kamu kurumları ve kuruluşları.
Beğendirme yarışındalar
Yerel politikacılar.

Harcamalarda sınır tanınmaz,
Oluk oluk para akıtılır.
Devlete ait bütün arabalar,
Sivil plaka takılarak göreve çağrılır.
Taşımaktır görevleri
Beraberindeki zevatı muhteremi,
Yandaşları, yalakaları...
 
Valilikte toplantı üstüne toplantı...
Dev boyutlu posterler,
Dövizler hazırlanır.
Paşamızın şanına yakışır.
Bayraklar da unutulmaz,
Büyük, küçük, kırlangıç, üçgen,
Her türlüsü sipariş verilir.
Kız gibi süslenir şehir.
Şakşakçılar rahat toplansın diye
Trafiğe kapatılır şehrin ana artelleri.
Yaşam felç yine!
Ahali homurdanır sadece!…
 
Meydana kalabalık toplamak gerek.
Otobüs firmaları da devrede;
Seferber ederler bütün otobüslerini.
Belediyeler de.

Maazallah!
Küçücük bir ihmal,
Dünyanın kaç bucak olduğunu gösterir yetkililere.
Üşüşür hemen
Ne kadar sorgu,
Ne kadar vergi memuru varsa.
 
İnsanlar toplanır,
Kazalardan, beldelerden, köylerden.
İlçeler yarışır adeta,
Kim daha fazla kelle taşıyacak diye.
Yetmez bunlar,
Devlet daireleri resmî tatilde o gün.
Paşamızın nutuk meydanına
Aileleriyle gelecek herkes.
Müdürler yoklama yapacak.
Okullar da tatil,
Minnacık çocuklar bile unutulmaz,
Sivil kıyafetli olacaklar.
 
Valiliğin toplantı salonu olmuş lokanta,
Yemek taşınır,
Yöresel ikramlar, kebaplar, baklavalar.
Eksik, aksak kalmasın diye çırpınır herkes.
Kimisi ikbal derdinde,
Kimisinde korku dağları sarmış.
Şırnak’a, Hakkari’ye sürüleceğinden korkar memurlar.
Müdürler koltuk derdinde
Ödlek mi ödlekler.
 
O gün gelip çatar.
Paşa bir rüzgâr gibi gelip geçer şehirden.
Rotası havaalanı
Sonra miting alanı.
Nutuk atıp hoşça kalın der.
Boşuna gider
Onca yemek, ikram,
Hazırlanan brifingler...

Memurlar oturup yer bir güzel.
Midelerine bayram ettirirler.
Hep gelse bu Paşa (!)
Yaşa Kenan Paşa!
Sen çok yaşa...
 
Ömer Adar-2017