EYLÜL KIRLANGIÇLARI
eylül kırlangıçları
genç kadınların buğu mavisi gözlerinde geç bir vakit dolgun dudaklarla nihilist öpüyor aynaları korkulu yaraları bahar yağmuru ile tomurcuklanan güz kadınları kızıl şafaklarda koşuyorum kırlangıçlara melisa kokusu sarıyor lirik anıları serçeler üşüyor tufan suları çekiliyor ararat dağından mevsim şarkılarında yitik name attığımız yorgun köprüler gül hasadı mevsimi çoktan geçti armonisi sustu rüzgarların yaban iklimlere sürgün giden kuşların kanatlarında çırılçıplak bir şarkı tunç aynalarda lir çalan kadın gömüldü çoktan yarası taze aşkın saklı gözyaşı sonsuz ağaçlar altına ah kadın kara göletler gibi yazgın keder aynalarında sonsuz nidasın sırça kafeslerde tutsak düş yolcusu vebali boynuna hayatlarda sonsuz hayat ağacı defneler sarardı akdeniz taş uykulardan uyandı zeytin ağaçları önünde ah imgeleri yitik aşklar çiçeklendi zakkum kan ve gözyaşı yorgun gemiler koyunda suları çekilmiş bir nehrin yatağısın artık çıplak bir çöl nicedir gövden baranlar bekliyorsun fısıltılı çığlıklarda ah vebali boynuna hayatlarda sonsuz hayat ağacı yeni tangolar öğrendim kendime yeni kimlikler edindim yeni adresler hiçbir adrese ulaşmayan gözlerindeki cihannümadan hazanlar kuşandım yalın kılıçlarla direndiğimiz bu kalbi kara bir nehre attım uyandım taş uykulardan sen bana çığdın ben sana çığlık dehlizlerde kanıyor yarım öykülü kadınlar bir kale zindanının avlusunda çoktan sönmüş bir yangının yasını haber veriyor eylül kırlangıçları ah kadınım sırça kafeslerde küçüldükçe dünya büyüyor ağıtların Ömriye KARATAŞ 8 Mart 2017 Eşitlik ve özgürlük nidalarıyla fısıltılı çığlıklara dönüşen dünyanın bütün kadınlarına... |