özgürlüğü için sevdiyaşamdan devraldım acıyı içimde sokak lambaları karanlık göz yaşlarımda acıyı öpen çocuklar biriktirdim caddelere kuru bir rüzgar sızıyor sonra bir fırtınayı anımsatırcasına eski bir mutluluğu yitik bir şehrin karanlığına gömüyordu delikanlı bir çocuk özgürlüğünü arayan çocuklar mapushane duvarlarına güneşin resmini çiziyorlardı mapushane duvarlarında kuş sesleri mapushane duvarlarında çocuk gülüşleri ve mapushane duvarlarında yedi renk yedi iklim bir özgürlüğü anımsatırcasına sesini sesimden alıp ulaştırıyordu mavi gökyüzüne gök mavisi, güleç bir çocuğu anımsatıyordu anımsatıyordu bir çocuğun simsiyah saçlarını ama özgürlük kokuyordu bakışları bir mapushane demiri çürümüştü kaç yüzyıllık acıya tanıklık etti kim bilir kim bilir kaç yüzyıllık işkencenin çığlıklarını ve kim bilir kaç faili meçhul cinayete sessiz kaldı toz pembe bir umut biriktikçe birikiyordu hayaller, düşler ve dirençli bir bekleyiş sonra postal sesleri yankılanıyordu sokak başlarında postal altlarında çığlık çığlığa bir kadın postal altlarında deri kemiği geçmişti postal altlarında ufacık bir çocuk kaç ağıt temizlerdi şimdi bu acıyı kaç öfke kusması kaç haykırış kan sokaklarda nehir yatağı gibi akıyordu çığlıklar kuş sesleri ağıtlar birbirine karışmıştı kimi oğlunu, kimi kızını, kimi anasını kimi sevdiğini, kimi umudunu, kimi aşını arıyordu sokakta postal sesleri sokakta tank sesleri sokakta palet sesleri ürkütücü bir patlama ürkütücü bir bomba sesi şehir suskun şehir yaralı çocuklar çığlık çığlığa çocuklar nefessiz soluksuz güneşin doğmasını bekliyorlardı kesip atılır gibi bir tırnak terk edilen bir şehir paslı demir kör kapı soğuk ranza bir umudu bir özgürlüğü aradı bir adam özgürlüğü için idam edildi bir kadın özgürlüğü için sevdi ibrahim dalkılıç 08/02/2017 21:05 izmir |