amennaŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Asra yemin olsun ki insanlık hüsrandadır
ancak iman edenler salih amel işleyenler, hakkı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler müstesna ... köprüsü yıkılmış bir hayatın kırıntılarını toplayarak çıktığım yolda hadi gel bakalım gökyüzüne cesaret al omuzlarımı kıran ayetten zordur inan dünyada sevinmek amansız bir hiçliktir hayat boyu selamet oyalanalım gel biraz daha kısılsın gözlerimiz gülüşe gülüşe güldükçe sevinsin ütopya bütün çocuklar mutlu bütün çocuklar cennetteki yarım elma kaldır içime oturmuş göç gemilerini bir Musa gibi geç beni yara yara içim koca bir iman kürsüsü içimdeki bu ilan Allaha selam ve tükenmez yüce amentü sana sükutlar bırakıyorum her liman başı tükenen her nefes son eşhedü bu bir doğuş zaferi sonsuzluğu sevişim ondan her kuş bir gök sahibi kanatlandıkça çıldırır kalp sesim her uçuş içimdeki son kabir şehri ölümsüzüz sevgilim yeminlerime inan ve bil ki "hüsran dayız biz ve bizden sonra her gelen eski" my |
terzilere,sinemalara gidiyorum işte
şaşkınım,kapalıyım,çuhadan bir kuğu gibi
sorular,küller denizinde salınıyorum.
ağlıyorum berberlerin kokusunu duyunca
tek isteğim dinlenmek,kurtulmak taşlardan
bahçelerden kurtulmak,yünden köşklerden
mallardan,gözlüklerden,asansörlerden.
yoruldum ayaklarımdan işte,tırnaklarımdan
gölgemden,saçlarımdan
yoruldum işte insan olmaktan."....az önce en sevdiğim yabancı şairlerin şiir kitaplarından paplo neruda"nın bu şirini okuyordum.
uzun bir şiir ben bir bölümünü paylaştım.
az olması ve anlamının asil duruşu yakışmış sayfaya.dünya denilen bu çarktan tiksinti duyanların belki en başında geliyorum dur diye bunu tüm samimiyetimle söyleyebiliyorum.
önce cenneti kaybettik.imtihana tabisiniz dendi ve şimdi bocalayıp duruyoruz işte, sonumuz hayrola.ya ateşli son ya cennette saraylara kon sloganı şuramızda tekliyor. kaç teren kaç gemi acılı bir ayrılık sreni çalarak aramızdan nicelerini alıp o sonsuza gitti.
insanoğlunun elinin değdiği her yer kirleniyor ne yazık. kalbimiz yetmiyor çünkü kalpsizler öyle zalim ki kuşların yurdunu dahi tarumar ediyorlar. uçak bir kuş sürüsüyle çarpışır ve gök kan rengine bulanır.nasıl yapacağız ne yapacağız cidden bilemiyorum. bazen çok yaşlı bir ihtiyar olsam hemencik çabucak olsam diye düşünüyorum.
gözlüklerim olsun kitabım olsun verandada kahvem ve deniz olsun öyle şiirler okuyayım diyorum. çook ömür ister şimdilik hayalden öteye gitmiyor bu isteğim.
yeni türkünün çok sevdiğim bir şarkısı var,
telli turna.biz büyüdük demi kirlendi dünya.malum.
"nasıl karmaşık bir olgudur ağaç
bakın,yorgundur her birinin çehresi
çok eski bir yazgıdır düşen ona
limonlar gibi yutar güneşi.
o,susarak acı çekmededir
okudum bu acıyı ben,kırışıklıklarında
sandalye odundandır.odundandır masa
fakat ağaç
mehtap hanım belki şaşıracaksınız ne alaka diye
ama ben yazmadan geçemedim
bu günki günün şiirine bir yorum yazmışsınız
günün şiirinden değil ama sizin şu yukardaki yazınızdan yada şiirinizden etkilendim doğrusu
saygılar selamlar