CANDOSTUM
söylenecek ve yaşanacak çok şey var daha/ candostum
yarını omuzlamak bizim işimiz, zorda değil hani dost dosta yüzünü dönünce/ kendine iyi bak yüreğin kadim derya içre, aybenizli soluk yüzün can sıcağında biter elbet, genzine çektiğin hüzün kız kulesinden yakamoz çalıp, düşten kayık yapma ustası... hadi dokun ellerime! hayat; ne kadar yol alırsak o kadar bizim insan ân zaman sonsuz, yelkenlerimizde rüzgar sarıl kent masallarından uyku basmalarında kaçmışız ....... bu kar .......... bu fırtına ............. bu boran akasyaya çiçek açtıran baharları çalarlar mı yüreğimizden hadi uzat ellerini/ hürriyetime götür Bu sabah güzel şeyler yapabilirsin, güzel türküler söyleyip gülümsemeyi unutmadan sevdiğini söyleyebilirsin az mıdır sıcağı olmak, unutmadan seyre durmak yeni günü umut salmak akan yıldızın katre incileyen zam (an) bağına gün doğurtup, çocuk düşlerde büyütmek değil midir hayat hiç eskimeyecek öyküler gizledim unutulmayacak alışkanlıklara zamansız düşsede usuma yalnızlığım, yarın olmadan yaşamak nedir ki gitmediğin bir ândı başka bir ülkeye/ düş saklamıştım çocukluğumu yaşarken unuttuğum tasarrufsuz aşklara - kendine iyi bak- gün aydınlığında ince bir umut çiz yüreğine/ güneş çalığı ellerin sakın ha! yıldız yağdırmayı unutma avuçlarıma yağmur düşürdüm pencereme/ sesini dinliyorum... UMUT/ ZAMANI DELEN ŞİİRLER |