SENİ GERİ ALSAYDIM BANA
bu dünyada her şeyi geri almak mümkün olsaydı eğer
bir saat gibi mesela ne güzel olurdu o zaman yaşamak değil mi hüznü sevince çevirirdik, dağı bağa, çölü çayır çimene bir çiçek yaprağında yaşamayı dilerdik ya da kuş tüyünde bu dünyada her şeyi geri almak mümkün olsaydı eğer bir saat gibi mesela güzü bahara döndürürdük bilmezdik kötülüğü asla iyilik dudağımızdan düşmeyen şarkımız olurdu dört mevsim baharı yaşardık, 24 saat güzelliği ve seni gözümüzü sana açardık, gönlümüzü, aklımızı sana verirdik sana aç yatıp zayıf kalkardık sana susuz yatıp susamış uyanırdık sen doyamadığımız tek şey olurdun bıkmadığımız, kaçmadığımız ömrümüzün vazgeçilmeziydin canımızdan geçerdik de senden geçmezdik bu dünyada her şeyi geri almak mümkün olsaydı eğer bir saat gibi mesela ayrılıklar son bulurdu mesela kahır dolu sözler havada kalırdı sövgüler övgüye dönerdi savaşları geri alsaydık mesela barışa çevirseydik hemen ölümleri dirimlere, kışları yazlara hastalıkları şifalara, ayrılıkları vuslatlara... şerleri hayra yorardık, eksikleri tam’a yüklerdik atılan bir bombayı, sıkılan bir mermiyi mesela yerle bir edilen bir şehri veya bedeni boyna geçirilen ipi, işkenceye uğrayan canı taciz edilmiş ömrü geri alabilseydik sil baştan masumiyetine halel getirmeseydik insanlığın ırzına göz dikmeseydik sevincin hiç yaşanmamış saysaydık her şeyi dışlamasaydık ötekileştirmeseydik birbirimizi sevmemezlik etmeseydik, kavgaları unutsaydık bir çocuğun gülen yüzünü umut saydık bir uçurtmanın peşinde koşsaydık delice bir oyuncak arabanın yolcusu olsaydık bilyelerimiz olsaydı rengarenk gazoz kapaklarından süs yapsaydık, sokakları evimiz bilseydik plastik topun peşinde plastikten kramponlarımızla koşsaydık içimizden geldiği gibi gülebilseydik ve atabilseydik en şen kahkahamızı, geri alabilseydik keşke zamanı hatalarımızı görebilseydik, yanlışlarımızın farkına varabilseydik kusurlarımızı bertaraf edebilseydik daha yaşanılır olurdu belki de dünya insan kanı dökmeden, canı yakmadan rengine bakıp eder biçmeden, ırkına bakıp heder etmeden diline bakıp küçümsemeden hiçbir kimseyi, kendini azımsamadan, sırf insan olmanın vermiş olduğu ulviyetle temiz bir kalple yaşanılır ve çekilir bir dünya adına nuh’un gemisini hazırlamalıydık yakub’un gömleği olmalıydık kör gönüllere yusuf’un iffeti olmalıydık yırtık ruhlara ve züleyha’nın ricatı olmalıydık aşka yok yere kırılan bir kalbi, çalınan bir umudu, yıkılan bir hayali tekrar düzeltmek mümkün olsaydı keşke elimizde sihirli değnek olsaydı dokunsaydık ağrıyan yerlerimize, iyileşseydik dört nala aşka koşsaydık, kanatlanıp aşka konsaydık "can vermek" bu olsa gerek hem ölmek hem yaşamak anlamında siz hangisini tercih ederseniz gelir konar üzerinize bir talih kuşu gibi evladına kelime şahadet getirtmeye çalışan Suriyeli anneyi düşündüm ondaki vakarı, teslimiyeti ve inancı geri almak mümkün olsaydı da evladını buna mukabil verir miydi maneviyatını babasının cenazesi başında inleyen çocuğu düşündüm gözyaşlarını sevince çevirseydik kuş olup uçmaz mıydı acaba bu dünyada her şeyi geri almak mümkün olsaydı eğer bir saat gibi mesela seni geri alsaydım bana bundan daha güzel bir geri dönüş gerçekleşmemiştir yer yüzünde aklım fikrim elbette yâr yüzünde |