bu şiir bize gelsinnice sevdalar büyüttüm nice özlemler yıllar eskidi yollar kaldırımlar dereler nehirler denizler kurudu bu karşı duruş bu haykırış bu kekremsi ses hiç bir sevdaya sığmadı şu göğüs altımdan başka ne bir ekin başak verdi nede bir buğday tanesi tek tek sarardı yapraklarım dallarım kurudu içimde bulutlar doldu taştı ne bir çiçek kokladım nede yüreğime batan dikeni çıkarttım bir yara var içimde yüz yıllardır kanıyorum dili yok bu sevdanın rengi ırkı mevsimi yok bir çocuğum ben dünyaya baktığım gibi bakarım sevdiğime sevdim mi kocaman severim bir kaçan uçurtmalara ağlarım birde düşünce kanayan dizlerime yeterince düşümde gördüm sevdayı özledim sevdim ve ağladım içime dolan gözyaşlarım bir bir sel oldu ama bir türlü taşmadı acılarım boğulur gibi yaşadım yüz yıllardır boğulur gibi bekledim kuytu bir köşede biliyorum ara sıra haddimi aşarak bekliyorum seni haddimi aşarak özlüyorum ve haddimi aşarak umut ediyorum ısıtıp ısıtıp önüme koyuyorum sevda denilen illeti ama bir türlü vazgeçemiyorum beklenen gelsin beklenen sevsin beklenen sarılsın istiyorum bu şiir bize gelsin sonra biz bir şiirin son mısrasında sevişelim sonra gemileri batırsak da olur bir okyanusun en soğuk sularında ibrahim dalkılıç 20/10/2016 21:15 izmir |