Tırtar / Höşmerim“-asıl hinci bizim menşur höşmerim halvası olacağdı da siz datlı neyimiş görceğidiniz anam ıramatlık peyniri çaldımıydı daha ıscağıkandan çırpardı içine yumurta gırardı bekmezinende garışdırırıdı bide irmik filen yapardı amma barnaklarınızı yerdiniz valla” boşuna dememişler “onun Allah bir dediğine inanman” “-geşdiği yoldan geşmen höşmerim olsa yemen” “-gerşi o ğadar datlı filen değidir amma yumurta deyinşe, patişahı gaygana anam hamırı yumurtaynan yoğuru birez yağ, ıçcık süd, ıcıcık da su pasda ğibi oludu valla Gökçe Mamıdın pasdası halt etmiş yanında” “-tabi ya nerde hinciki ğibi envayı çeşit şeker güzden güze bekmezi irkildirdik gübeçte de yaddan-yabandan bi gelen olu(r), uzak-yakın bi ölen olu(r) bi gonu-gonşu musafir geli-ğeder ha bi filcan gayfa gavırız diye el öğüne bi zufra sereriz de, musafir öğüne çıkcak bişiyimiz olmayvırı “derde derman uçu” da olsa galmayıvırı “ya ben de olmalı, ya bana verende” deye gözümüz gibi bakardık bekmez gübüne her zaman yenmez çay mı bişirdin havla mı ğardın bekmez, bi ğelen mi oldu yüklüğü endiri(r) sandığı açıvirisin m(uh)a(r)rem ayının onu mu ğeldi datlı yemiş namına Allah ne verdiyse bocala keşge(ği)n içine emme ille noldum öldüm bekmez çoluk-çocuk hasda mı oldu bekmezden başgası kar etmez! “-işin aslı yoğudu başga bişiy de anam ıramatlık ataşımız çıksa filen edivise hemen bekmez vercek ya hasda olmağ uçu can atardık valla emme agam yalandan hasdalanıviridi o sayada bizde sebeblenidik gari” “-bizim o(ğ)lan da bi tefasında ganlıdan düşdüydü yüzü-ğözü yara-bere şiş bara-ğidi “bal” demişler, “kim de bal var”, daramışlar goca köyü, Ismahan.. ne verdiyse belemişler yüzüne senininki zaba(ha) gadak sargıdakı “derde derman” balı barnaklayalak yemiş” “-eveli kim getirivicek sana, Gonyadan şekeri bekmezi Tafik Dede her Senget Bazarı getiridi üsdelik harman veresi, adı belli hunun hurasında M(uh)arem Ayına ne ğaldı herkeş bişiri gonu-gonşuya dağıdılı Aşır-aşı M(uh)arrem Ayı geldimiydi herkeş “aşır hayırı” eder “-Nuh Tufanı dinip billee……… gemisi garaya oturunşa Nuh Peygamber gemideki bütün herkeş sevinmişler “-hadin bi bayram edelim” demişler baksalarıkı, ambarda-mambarda yeycek işcek tükenmiş biri “-cebimde bi avış buyday galmış” demiş biri fasille, biri nohut, biri mekge, biri susam, biri üzüm, biri şeker, gazana atmış gaynatmışlar, yemişler, işmişer, bayram etmişler aşır bayramı ordan galmış işdee o ğün-böğün Maarrem Ayı’nın onu geldimiydi keşkeklik buyday, fasille, nohut Allah ne verdiyse ağşamdan ayıklanı(r), çencereye ısladılı(r), kirli suyu süzülü(r), haşlanılı(r) acı suyu dökülü(r), yengatdan şurup gibi olasıya gaynadılı(r) içine fesliken, gara(n)fil, susam, dut gurusu Allah ne verdiyse, eline ne geşdiyse üzüm, yemiş, payam-ceviziçi, gay(ı)se bi nebze dadıkdırmağ uçu(n) da bekmez, yok değil koksun deye gülsuyu goyan M(uh)ar(r)em Ayı çıkmadan her evde aşır aşı gaynadılcağmış gonu-gonşuya dağıdılcağmış” “-her ay yapmak günah haralda başga zaman bişirmeyollar da” DİPNOT kaygana: un ilave edilerek, önceden çırpılarak yapılan yağda yumurta yemeği, bocalamak : boca etmek, birden dökmek, katmak, ilave etmek yağmurun dinmesi: kesilmesi, artık yağmaması dinmek : yorulmak dingin : yorgun aşır: aşure, aşure günü Arabi aylardan Muharrem ayının 10.günü dadıktırmak: tadını bilmeyene hiç bilmeyene tadtırmak dadıktırmak: tadını bilmeyene hiç bilmeyene tadtırmak yada tadını anımsatmak, hisettirtmek için birazcık katılması. Bütünün tadının farklılaştırılmnası için eklemek. |
siz datlı neyimiş görceğidiniz
anam ıramatlık peyniri çaldımıydı
daha ıscağıkandan çırpardı
içine yumurta gırardı
bekmezinende garışdırırıdı
bide irmik filen yapardı amma
barnaklarınızı yerdiniz valla”
Koyun sütü ile mayalanmış taze peynir olmadan gerçek bir höşmerim yapılamaz.
Höşmerim tatlısı da harika lezzetini buna borçlu.Sünen peynirin,tereyağı ve
irmiğin harika buluşması damaklara yayılacak mükemmel lezzeti oluşturuyor. Pekmez
yerine bal da kullanılabilir.Efsaneye göre, hoşmerimi ilk defa pişiren kadın kocasına
“Hoş mu erim ?” diye sormuş, buradan da bu tatlının adı hoşmerim olarak kalmıştır.
Annemin aşuresi de pekmezli olur du, ya da herkese kendi annesinin aşuresi başka
güzel gelir,çünkü damak tadı ona alışıktır.Fon resmi ile bütünleşen şiirinize tebrikler.
Saygıyla.