MEDD-İ CEZİRLERİME DOKUNMA
Dokunma benim Medd-i cezirlerime !
Suyun altında çırpınıp göğsünü yırtan, Çıplak güneşlerimedokunma. Dayama o melûn sırtını , Hüznünden yüzünü göğe asmış gözyaşlarıma, Hangi yanardağın kor ateşini düşürürsen düşür, Kaç gecenin karanlığı örtersen ört üsüme, Yada kaç ıslak nehri kurutursan kurut içimde, Dokunma benim Medd-i cezirlerime… “Gün ola, Harman ola” demişler… Olurmu olmazmı bilmem ama, Kimbilir… belki gün olur bende; Bir kuşun kirpiğinden öperim, Gün olur bir kelebeğin kanatlarından, Kimbilir, bende bir basamak bulurum, Ucunu göğe asmış merdivenlerde… Ben ki; Hayatımın her evresinde bir aşk için, Bütün mavilerin merkezinde dolaşmış İlkbahar adına çorak topraklarda boyun Bükmüş gelinciklere yemin etmiş ademim. Evrenin göğe ortak olan tüm cemrelerine. Ve ölen bütün kelebeklerin üstüne Avuçlarıma angut kuşu tünetecek kadar Asil ruhlu bir bedenim. Sensizde düşürebilirim hayatı takvimlerime Gözyaşlarına boğulmuş cennet gölgelerinde. Ben ki; Kaç sevda öldürmüşüm içimde Soluduğum umutsuz nefesimle Elimdeki bütün mevsimlerimi vermişim Onurumu yere düşüren kelebeklerime Tuzak kurulmuş, yok sayılmışım umurumdamı İlkbahar yağmurlarından kalma yüzüme Gördün işte halimi… İstersen sakla benden gidişini, Yok saydığın gözlerime savur küllerimi Sen güldükçe öldür benliğimi Yak, yık, darmadağın et, Bozkırlara saklanmış çıplak kentimi Sakla benden gidişini Sakla içimdeki uçurum şiirlerini Medd-i cezirlerime sakın dokunma !! Müşteba Güneş |
tebrikler ve saygılar sunuyorum...