Çaresizliğin Divanı
Bağrıma köz düşeli, kirpiklerde dolduran
Al’ım illallah etti, içinden çıkamıyor Ömürlük gam yükünü, çınar gibi kaldıran Bölüm illallah etti, içinden çıkamıyor Çöllerin efendisi, kuralına mahkûmdu Umudun çıtasına, serapları hâkimdi Martılar sokağını, andırır hepten şimdi Çölüm illallah etti, içinden çıkamıyor Can havliyle sıktığım dişlerimle beraber Kirpikler kaşlarıma, çaresiz boyun eğer Lâ havle söylemekten günde bilmem kaç sefer Dilim illallah etti, içinden çıkamıyor Umutların tortusu, hayallerime ça(r)ptı Gecelerin hakkını, hercai seller kaptı Kar etmedi alkışlar, kargışlar geri tepti Elim illallah etti, içinden çıkamıyor Gerili zembereğe, telveden yol çıkmıyor Papatyaların hükmü, menekşeye sökmüyor Gelmeyecek, gelecek hatırına b/akmıyor Falım illallah etti, içinden çıkamıyor Pervaneler dönmüyor, sürmeli firar diye Kanatları dürülmüş, hasretine ar/diye Hoyrat bağban elinde dikenler sarar diye Gülüm illallah etti, içinden çıkamıyor Eskidenmiş anınca, karlar yağdırmak çöle Destursuz rahmetlerin, karşılığı hep çile Soyadınla bir sanma, kafa tutamam sele Halim illallah etti, içinden çıkamıyor Sıra dışı acılar, ara vermez sıraya İlaç, merhem kar etmez, kanattığın şuraya Eleğe çevirdiğin, ciğerdeki yaraya İlim illallah etti, içinden çıkamıyor Vakitsiz vuslatıma, özenle ismin sanık Dayanılır hal değil, yüz dört derece yanık Keremin adı çıkmış, yıldızlar canlı tanık Külüm illallah etti, içinden çıkamıyor Karşılıksız kalalı kelamlar ve selamlar Suların hükmü kalktı, kirpiklerden kan damlar Kabristana döndürdü, sensiz geçen akşamlar Ölüm illallah etti, içinden çıkamıyor Güç yeter akıl yetmez, akıl yeter güç yetmez İçinden çıkmak için, canı versen baç! Yetmez El kiri denen varlık, çare değil hiç yetmez Pulum illallah etti, içinden çıkamıyor Met cezirle gerildi, gurbetin ömür yayı Umudun gölgesinde, yaşadım vuslat toyu Feleğin aynasında, elli dört sene boyu Rolüm illallah etti, içinden çıkamıyor Alnımda yiv-set şimdi, hasretliğin darası Tadanlar bilir ancak, iki nefes arası Kalbimde tavan yaptı, vurgunların töresi Solum illallah etti, içinden çıkamıyor Değmezmiş geç anladım, düş düşmanı! ikrama Damardan tecellisi, sığmaz hiç bir makama Tuzu kuru notalar, tercüman olmaz gama Telim illallah etti, içinden çıkamıyor Tıklattığın kalbimi, yoklamaktan usandım Tüllerin arkasında, teklemekten usandım Köşeyi döner diye, beklemekten usandım Yolum illallah etti, içinden çıkamıyor Sıra dışı yangının, ileriydi cüssenden Delibal’ın kalemi kırık çıktı celsenden Yüreğimin paydası hep dert oldu hissenden Zulüm illallah etti, içinden çıkamıyor Celil ÇINKIR - DELİBAL |
Düşündürücü.
Beğendim…
....................................... Saygı ve Selamlar...