yarım arya
’ ey dilber at, sen ey kadın..’
elleri kesikti yusuf’un ejderhasını görüp uzandığında yağmurun sütüne o renk biri kuzeyi yutuyordu diğeri ağlıyor bayırlara doğru diz çöktüm gelip görecek misin yarıp gölün öte yanından çıktık belli ki adem elmasını yiyordu konuşuyordu gözyaşı şişelerine durmaksızın döndüm, döndüm döndüm kuşlar yere çakıldı sen gece yarısında uçtun yeşil gözlü atların çayırları yoktu cellatların yolları kestiği an elini ver üşümeye az kaldı elin yabancının şarkısı gibi.. |