say/ki hiç sevmedim seniışığa aldanan kelebekler gibiyim ateşin ahengine aldanıyorum ben bile bile yanılgılar ve çaresizlik sararken tüm bedenimi anlamını yitiriyor bende bütün tümceler kifayetsiz kederlerimi toplayarak sıralasam şimdi bir ipliğe biliyorum..ki kan kahır ve göz yaşı dolu eskitilmiş bir ömür düşecek yine ellerime şimdi bundan sonra ne soğumuş bedenimi yıkasınlar benim ne de göz yaşlarımı okşasınlar say ki ben hiç sevmedim seni ve eteklerim de ateşin yanık kokulu izleri ıslak kaldırımlarında yiterken bildik adreslerim ki çıplak ayaklarım sokaklarına hiç düşmedi aykırı adımlarının ertesine ki kurtlar sofrasına atılmış bir çocuktu gülüşlerim alaca karanlığın kollarına sığındıkça ağladılar yoksul akşamların uğultusuydu sessiz feryadlarım say ki duyuramadım sana sürtükleşmiş kahkahalarının sonrasında ki ...sevdan her satırım da kanayan bir yaradır benim için pansumansızım ve devasız senin olmadığın bu şehirler de mecalim yok kendi kendime avutmaya hayallerimi astığım aysbergler de yiterken birer birer telvesiz her yudumun sonrasında sustum ben kimseler farkına varamadan ve sen krişlerimi kırdığın o günden beridir mutluluklar hep teğet geçti şu bağrımdan ki... beyaz güvercinlerimi sevgiyle uçurduğum o maviliklerim de soldu göz yaşlarımın ardından şimdi söyle bana sessiz feryadlarımı duymadığın bu şehir kaç beden büyük gelecek yangın bağrıma ben şimdi sessizliğin sesini dinliyorken yokluğunda ve ellerimde sakladığım o yitik adreslerim yitik şehirlerinde hep yok oldular zamanla umut diyorum ve her yeni günde yeni umutlar biriktiriyorum unuturken adressiz şehirleri yine de sıralanıyor gözlerimde olmayacak yarınlar ay/su ve yolumuz düştü yine bir alaca karanlığa karşımıza çıkan kervanlara eyvallah |
Kutlu dileklerimle.
Çok Beğendim.
…………………. Saygı ve Selamlar…