Önlük
Yalnız sandım, üzüntüyü, hüznü,
Gözyaşını, Kitle imiş bu boklar, İyi ne koyduysam önlerine, İğne kadardı yanlarında, Hep kalabalıklar, Kalabalıktılar. Bir türlü büyümediler, Umut diye adlandırdığımız, çocuklar, Hangi bilinmeze kitlendiyseler, Artık yoklar. İçleri doldurulmuş, Doldurulmaya çalışılan, Doldurulmamış boşluklar, Kirletilmiş aklar, Bize ait değil miydi? Tükürük ile harman; Küfredilmiş suratlar, Katledilmiş haklar! Böyle çoğul çoğul, ‘Biz’ diye seslendiğim, Diye seslendirdiğim, Bu hastalıklı ikilik, Kollarından bağlı, Önlüklü kişilik, Duvarlardan mıydı? Yoksa çıplaklığından mıydı, odanın, Anlamıyordum kaç kişiydik. |