Kanayan Karanfilhüzün boşaltan yağmurları bilirim birde akşam olunca uzaktakileri kaç şiir eskisi gömdüm bir unutulmuşluğun ardına yaşadım yaşamaksa boynumu büküp terk edipte gidenlerin utancıyla incinmiş yüzüm neden sığmaz hiç bir aynaya? ve usulca titrerken dudaklarım neden gelirsin birden bire aklıma ya bu gidişler ya bu kahrolası yollar neden hep bir şeyler bırakır ardın sıra eksikliğimle fazlayım ben işte hayata anlasana anla düşleri kanamış uykular var kabuslarımda ve içimde ölümü ölümleyen bir sevda dudağının gölgesinde utangaç bir iz gibi kalırım belki yıllar önceden bir anı olarak ara sırada olsa ansızın çalan bir şarkı da ıslak gözlerle hatırlanırım artık yaslayıp tüm yorgunluğumu toprağa içten içe yanan küle döndüm avuç avuç savur beni dolmayan boşluğuna ey hayat ne çok harcadın kalbimi neyim kaldı ki acından başka ? ey kalbim ürper eksilen yanımdan ve titre günüme ateş düş geceme kül ve şiirime bir köşede sessizce kanayan bir karanfil |