önce seni sevdim
hani bir çiçek dalında açmaya başlar ya,
hani bir yağmur toprağa yağar, her yer, her taraf mis gibi toprak kokar ya, seni öyle özledim işte sanki verem olmuşum sanki kötürüm bir hasta olmuşum ne elimden bir şey geliyor nede bir şeylere yelteniyorum öyle bekliyorum sadece öyle çaresiz öyle biçare ve öyle yitik hani derler ya insan özlediğinin yanındadır onun saçlarında onun koynunda onun göğsünde uyuyordur öyle bir sevdasın ki sevmek bile utancından sustu bana sevmek terk etti beni ben kendimde öldüm gibi kırgın değilim kızgın da zaten yaralıydım yaralanmış bir ülke gibi en kaz altında kalmış gibi kalbimin yitikliğini toplamaya çalışıyorum ve tüm düşüncelerim sana çıkıyor kurduğum her düş her haykırış her uyanış ve her ayağa kalkış sana çıkıyor sanki tüm güzelliklerden mahrum kalmış mahcup kalmış idama çarptırılmış dar ağacına sevgimi asmışlar gibiyim yaşamak senden sonra gelen bir şeydi ben onun için önce seni sevdim yaşamayı hiç düşünmedim korkunun bedenimi terk ettiği bir vakit yüzüne baktım saçların, gözlerin, sesin karşımda göğe parlayan ay gibi gözlerimin içinde ve uzanıp gözlerinden sonra saçlarından sonra sesinden bir avuç dolusu heybeme doldurdum belki sonsuz bir yolculuğa çıkacaktım dönüşü olmayan belki veremli bir hasta gibi ölecektim belki sokak sokak cadde cadde belki yitik bir şehirde belki illegal bir şiire kalbimi asacaktım yaşamak senden sonra gelen bir şeydi ben onun için yaşamayı hiç düşünmedim ibrahim dalkılıç 05/03/2016 23:15 izmir |