Son Söz
sözler dizilirdi saksılarla pencere önüne
son söz kımıldadıkça yıldızlara ısmarlanmış parlak duygular yankılanırdı dolunayda yağmurlar yağardı sesli ilk uyanış tadı zarif hanım eli umut saçan umutsuzluklarla bezeli dalgalanırdı dalgalarla mavi hafif hafif kayaları döverdi sevinç her gün iki çocuk sinemaya giderdik ilk tutku ilk kapı ilk perde mutluluk rüyasını saklardı bizden ne de çok olurduk göz yaşlarımızla kimse ulaşamazdı hülyamıza evler balkonlarıyla kardeş ağaçları ağlayacakmış gibi mahallemizin mısralara dalardı gözlerimiz içtenliğimin yanılmayan duygusu evleri ev beyaz ışıklı gölge düşür artık beni çatılarından düşe düş katan sonsuzluğundan beni yeniden yarat. |