Bazan yazmak isteriz yalnızca yazmak. İçimizden çıkmak, içimizdekini çıkarmak için yazmak. Yazmak işte yalnızca yazmak...
ŞairYazar
- 1 Temmuz 2010'den beri üye
Şiir Yorumları
Fırat Avcı
27 Aralık 2012 Perşembe 14:16:27
Fırat Avcı
24 Aralık 2012 Pazartesi 13:17:39
Neredeyse herkesin kendisinden ve kendisine yazıp söylediği bir yerde, kendisinin dışına, kendisinin dışında söyleyip yazabilmek ne büyük erdemdir? Kutladım.
Fırat Avcı
19 Aralık 2012 Çarşamba 12:42:26
Park yeri aramaktan zordu yazınızı okumak. O denli beğenilmiş ve o kadar fazla yorumlanmış ki, kendiminkileri nereye yerleştireceğimi bilemedim. Belki de sadece kalıcıydı demeli. Bu kafi sanırım.
Etkili Yorum
Fırat Avcı
19 Aralık 2012 Çarşamba 12:02:45
Anlamlarıyla birlikte verilen sözcükler. İçerdiği çağrışımları ile yazı hoştu. Kutladım.
Fırat Avcı
18 Aralık 2012 Salı 11:34:26
Şu her yoruma yanıt vermek alışkanlığından kurtulunmuş bir halde okuyun yazacaklarımı lütfen.
Belk ide en kısası, insanın inandıklarıyla anlamlanışı olmalı. En uzunuysa hayat. Kimli sembollerden oluşturmak yazdıklarımızı, kimliksiz kalmak...
Belk ide en kısası, insanın inandıklarıyla anlamlanışı olmalı. En uzunuysa hayat. Kimli sembollerden oluşturmak yazdıklarımızı, kimliksiz kalmak...
Fırat Avcı
13 Aralık 2012 Perşembe 14:47:53
Çok tutumluydunuz sanki. Azıcık daha bırakabilseydiniz ya imgeleri? Kıvama erdiğini düşündünüz belki yazdıklarınızın. Tamamlayan bir cümle aradım nedense. O hoşluğu, o buhurdanlığı tamamlayan bir son cümle. Kutladım.
Fırat Avcı
11 Aralık 2012 Salı 11:53:08
Önceden ve sonradan damıtılmıştı yazı. Empati aradım ilkin, fakat manası çok daha derindeydi. Kulak kabartılasıydı yazı. Kutladım.
Fırat Avcı
10 Aralık 2012 Pazartesi 13:59:12
İlginçti kutladım.
Fırat Avcı
29 Kasım 2012 Perşembe 10:41:49
İçtendi kalem tebrikle.
Aslında bu satırlar sayesinde söylenesiler birikti içimde. Mesela şu çay. Ne ilginçtir ki, su, çay otu ve meraklısına limonlu şekerli bir ikramdır. Birbirine karışmadan önce hepsi, ayrı ayrı dururlar. Karıştıkları ...
Aslında bu satırlar sayesinde söylenesiler birikti içimde. Mesela şu çay. Ne ilginçtir ki, su, çay otu ve meraklısına limonlu şekerli bir ikramdır. Birbirine karışmadan önce hepsi, ayrı ayrı dururlar. Karıştıkları ...
Fırat Avcı
29 Kasım 2012 Perşembe 10:18:36
Fon müziği sanki bu şiir içinmiş gibi. Kelimelerin ahengine diyecek yok.
Fakat akustik gölgeleyici bir biçimde örselemiş şiiri. Şehir hatları vapurlarındaki sigara içmeyiniz anonslarının yansısını andırıyor. Keşke daha dikkatli olsaydınız....
Fakat akustik gölgeleyici bir biçimde örselemiş şiiri. Şehir hatları vapurlarındaki sigara içmeyiniz anonslarının yansısını andırıyor. Keşke daha dikkatli olsaydınız....
Fırat Avcı
5 Haziran 2012 Salı 09:46:53
Ne hoştur bu şiir. Bestelenmiştir de. Mutlaka dinlemişsinizdir çoğunuz. Uyumlu bir söyleyiş ve söyleyişe sahiptir. Ben gibi acemi bir kalemin üzerine söz söyleyeceği kadar da engindir. Hele yaşanmışlarıyla yoğurunca insan bu şiiri, daha bir keyifle o...
Fırat Avcı
21 Ağustos 2010 Cumartesi 14:11:36
İlkin, okumuştum yalnızca. Şimdi duyarak dinleyerek hissettim.
Eko ve derinlik, şiir okurken gerekli birer yardımcı. Bu kez doğru kullanılmış gibiydi. Ne fazla yüksek, ne fazla eksik. Mesela başlık anons edilirkenki eko ayarı, daha yayıla yay...
Eko ve derinlik, şiir okurken gerekli birer yardımcı. Bu kez doğru kullanılmış gibiydi. Ne fazla yüksek, ne fazla eksik. Mesela başlık anons edilirkenki eko ayarı, daha yayıla yay...
Fırat Avcı
20 Ağustos 2010 Cuma 16:55:05
Bir bezirgan başı, sürekli başında bekler böylesi hissedişlerin. Dışarı bırakmaz, içeri de almaz neden bilinmez. Yani ne sen dediğimizi bırakır içeri, ne ben dediğimizi bırakır dışarı.
Bu eksilmiş ve ezilmiş halin tek kurtarıcısı, yazmaktır ...
Bu eksilmiş ve ezilmiş halin tek kurtarıcısı, yazmaktır ...
Fırat Avcı
20 Ağustos 2010 Cuma 09:22:03
Çocuk olmak ne hoş? bunu özlemekse işlerin yolunda gitmediğini gösteriyor ki, hangimizde yok bu özlemden? bir çıkarım gerekirse eğer demek, hepimizde işler yolundan uzakta. Çocukluğa bunca öykünüp onu bu kadar özlediğimize göre değil mi? oysa ne de i...
Fırat Avcı
19 Ağustos 2010 Perşembe 15:00:40
Savaşları oyun ve uçakları uçurtma sana çocuklardan pek bir farkımız yok sanki. Neden mi?
Bu yazının üzerinden hayli zaman geçmiş. Böyle dolu bir kalemin yazmaması imkansız. Ama belli ki, küsmüş bir şeylere. Ya da belki, yazamaz haldeydi bil...
Bu yazının üzerinden hayli zaman geçmiş. Böyle dolu bir kalemin yazmaması imkansız. Ama belli ki, küsmüş bir şeylere. Ya da belki, yazamaz haldeydi bil...
Fırat Avcı
18 Ağustos 2010 Çarşamba 16:34:56
Kayahan bir slogan haline getirmişti yolu sevgiden geçen herkesle, bir gün buluşacağızı. Galiba yolu sevgiden geçen herkes, bir gün acıda buluşuyor. Onun kastı bu değildi kuşku yok ya, galiba gerçekse bir sevmek, yolu mutlaka bir gün, acıya düşüyor. ...
Fırat Avcı
18 Ağustos 2010 Çarşamba 16:33:14
Fırat Avcı
18 Ağustos 2010 Çarşamba 16:13:23
Özür dilerim, müzik sistem nedeniyle gayet sonra katıldı aramıza. Şu an dinliyor, bir yandan yazıyorum bunları. Gitar ve derinliğin ayarlanması güzel. Üzerine müzik eklenince, daha bir doyurucu oldu şimdi. Galiba böylece dinlemek lazımmış, iyi etmişs...
Fırat Avcı
18 Ağustos 2010 Çarşamba 16:11:13
Besteli bir yazı galiba. Tabi müzik içerisindeki ahengine tam bakamadım ve buna imkan da yok ya, şiirin dizini müzik içerisinde adımlar atabileceğine dalalet ediyor.
Ancak bir de itiraf size: doymadım. Yani algı ve belki bir anlayış isteyen ...
Ancak bir de itiraf size: doymadım. Yani algı ve belki bir anlayış isteyen ...
Fırat Avcı
18 Ağustos 2010 Çarşamba 12:05:44
27.12.2012 13:33:48