HARABE
Kaybolsam, labirent bir kent ıssızlığında,
Ya da; ya da saklansam,bir kapı arkasına, Oynanan oyunlardan gizlensem, kendi kendime oynasam, karanlıklar ardında Değmese ne göz, ne söz yüreğim kuytularına Oysa yalnızlığımı seviyordum, acıttılar Çıkmaz sokakları sevdim meselâ Bazen yürürken, sürüklenip, dalarken Şiirleri, şarkıları besleyip büyüttüm ben geceleri, Mışıl mışıl uyuttum sonra, Yine sabah oldu ve yine geceyi düşledim. Kahverengi ışıklarını sevdim şehrin, Ayyaş dolaşan sokak seslerini dinledim Bir sigara daha yaktım, tükendi düşüncelerim Her şey bitti yine, Ağladım, güldüm, çenem düştü Alışkanlıkları unuttuğum oldu zaman zaman Ve yine başa sardım, Neydi biliyor musun beni sana unutturan Umudun varken, ummadığım yıkıntıları aradın Kirli elleri sevmeye meylettin Hislerini, hislerimi sorgulamadan beni hapsettin parmaklıklar ardına Kelepçeleri ben taktım, İpini sen çektin kendi boğazının. Ölü değiliz ama yaşamıyoruz aslında Kemerin bir beli sıktığı gibi, eziyet ediyoruz kendimize Gereksizken yine, Ulaşılmaz bir varoluşun, en yaralı en bedbaht ve en kuşkulu ikiziyiz Ve her şey yalan bu engebede. İçme suyu gibi tatlı, ama bitmeye yüz tutmuş boğaz kuruluğuna açıyoruz gözlerimizi Ve yine kapatıyoruz. Herkesin başı sağ olsun... |
Duygu yüklü.
Beğendim.
............................ Saygı ve Selamlar...