GöçebeGöçebe bir hayattan geriye kalan nedir ..? Kime ait kıtalar arası gülümseyen bu mutluluk Çaresi yok bilirim, geri dönmelisin .!! Hiç gitmediğim bir yere doğru gidiyor bu yolculuk Bana şu göğün kapısını aralayan da kimdir..? Dökebildin mi eteğinde ki taşları Kar ve kan Beraber üşüyelim mi ..? Ateş ruhumuza musallat olmadan Sıcak koynumuza ihanet sokulmadan İşte o ışık hüzmesi ,ebedi ve ezeli Biraz daha gri sürün suretime Akıllanmadım ,uslanmadım ben daha Şairlerin kalbinden çaldım şiiri Ne olur biraz daha aşk biriktirin bana Gözyaşlarım söndürür cehennemi Kuşlar kadar özgür değilim, bir yudumluk mavi İnan ki kalmak istemezsin bende İçin karanlık bir zindan Üzerini kalın giyin, dışarısı ayaz Dışarısı ölüm gibi soğuk Hadi artık gitmelisin ,nefesim nefesine alışmadan Nedir bu yaşamdan geriye kalan ..? Bağımsızlığını ilan eden cilalı mezarlar Zambak çürüğü ,kemik kırığı kalıntılar Sana bana hiçbir şey kalmayıncaya kadar Haykır ebediyete Değil mi ki Tanrı’nın gözünde Hepimiz ve her şey göçebe ….. *03.01.2016 pazar saat:02:25 İstanbul |
Gülücük kuşları yastalar Bedirhan.
Boğazımın iplerini kesip kesip atıyorum
uçurum kuşlarına.
Zira ölüm kokuyor her yanımız.
Tenler alabildiğince kan boşaltıyor kör bulut avcılarına.
Ucubeler göğ evinde kemik kıran beklemekte vakit boğulmuş,
kuşlar artık havalanmıyor saç dergahımda.
Ölesim var da ölemiyorum :(
Ölümümüz nasıl olacak diye düşünürüm yanaklarımdaki gamzeleri yırtarak.
Ölüm diyorum Bedirhan Ölüm.
Acaba güzel mi ya da yakışıklı mı defnedileneceğiz ???
Kendini de beni de katlediyorsun uyan artık uyan...
Gülücük kuşları saçına dokundular mı ?