KİRVEM
Sabahlar olmuyor yaban ellerde Kirvem
Yine başım dumanlı, efkar basar her gece Selamın niye kesildi "Bir selamın adı mı olur" der, Aşık Mahzunî Görmez misin garip kalmışım bu kalabalıkta Her türkünü dinlediğimde yanar yüreğim Bahar geldi mi Antep’e Maraş’a? Davarlar düştü mü patika yollara? Çiğdemler yeşerdi mi nazlı nazlı? Arılar bal yaptı mı? Toprağa düştü mü çam kozalağı? Damlara tarhana serildi mi? Şahin’im kuşanıp silahını, dikildi mi Fransız’ın karşısına? Sütçü imam ilk kurşunu sıktı mı? Hüseyin’im vuruldu mu yoksa söyle Kirvem? Vurulup düştü mü? Beyaz gömleği kanlar içinde Ezo Halep’e gelinmi oldu, al yazması sende mi kaldı Yasını tutmadan daha, eline kınalar mı yakıldı Zaman kötü zaman, Kirvem Aslandık, çakala yem olduk Madara olduk aleme kargaların çöplüğünde Kehribar tesbihim dağıldı yerlere tane tane Kalmadı kimsemiz,hem öksüz, hem yetim kaldık Toprak evin ocaklığında bağdaş kurardık Bir idik, beraberdik Rüzgar çok sert esti Dalından kopan yaprak misali savrulduk, ayrı düştük Çözüldük, sürüldük, unuttuk, unutulduk... Bana, Mehmet oğlu Bedirhan’a Bir selamı çok mu gördün Kirvem Çık gel Kirve, kurtar beni bu şehirden Özledim Amik Ovasını,tütün kokusunu, keklik sesini Zeyno Anamı, o nasırlı ellerini Vay Dileyy..! Ecel geldi dayandı kapıya,bitti ömrümüz geldik sona Ben çoktan ölmüşüm, Yetiş Kirvem Cenazem kaldı musalla taşında Yetiş Kirvem Vay Dileyy..! *Şiirime ses olan Abdurrahim YAVUZ Hocama ,Değerli Dostum Arif ODABAŞ’a teşekkür ederim ,emeğinize yüreğinize sağlık .. |
Abdurrahim ve Arif beyin nefeslerine sağlık,
Güzel bir çalışmaydı.
Kutlarım yüreklerinizi...