KIYAM'ET
-Elindeki kâğıtları kürsüye yerleştirdi
kökleşmiş cümlelerle bozdu suskunluğu... ışığını kapatınca gözlerimin, ke ke lemeye başladı dilim kendinden geçti bahaneler gözlerimle kapaklarının meşrepleri ayrıldı. Vakit tamam! O korku almadı canımızı sağ taraftan başladı tufan, Işıkları az önce yanan binalar yerle yeksan yavaş yavaş yaklaşıyor dehşetin hırçın rüzgârı binlerce çığlık arasında rütbesi kayboluyor insanlığın evin balkonunda kenetlenip bileklerimize bekliyoruz ölümü hangi toz bulutunun ardından gelecek? hangi öğrendiğimiz önümüze dikilecek? "keşke ölebilsek" ölmüyoruz... dedim ya o korku bile almıyor canımızı ’Secde etsek bir şeye yarar mı’ diye geçirdim içimden şa’şaalı geçmiş geçti cümlemize... zєץиєp є¢є єяєи --------------------------- |