Tutuklu Yüreğim
Rahime düşüyor bir hikâye
Sayfa sayfa büyüyor içimde Sancılarla boğuşuyor günahsızlığım Ve ölü bir cenin doğuyor geceye Kefenleyip gömüyorum çırıl çıplak... Islak ıslak dolaşıyorum yağmurda, Sırılsıklam üşütüyor günahsızlığım. Keder sarıyor alnımın çizgilerini Kırılganlıklar peydahlanıyor tekrardan.. Tam o anda bir yaş daha büyüyor sitemlerim... Can başka denizlere yelken açıyor, Rüzgâr sağır ediyor, duymuyor kulaklarım ardımda bıraktığım ıslık seslerini. Geceye katre katre haykırışlar adıyor Çekiyorum gönül hanemin perdelerini... Vurulduğum gözlerin film şeridi gibi geçiyor gözlerimin önünden, ezberliyorum suretini, Santim santim geziyorum teninde. Çehrem y’ar’sızlığa bürünüyor... Yüreğim tutukluk yapıyor merminin kabzasında. Tıkanıyor sabrım Yutkunuyor, yutkunurkende vuruyorum şakağından.. Kaçıryorsun gülüşlerini ağıtlar arasından.. Kalbi yanık, ürkek bakışlı çocuk misâli başını getiremeyip, sonunu bağlayamayınca yeter mi dersin... yeter mi sence? en şiddetlisinden ağlamak affettirir mi beni...? Şimdi alnımı secdeye teslim ediyorum, boncuk gözlü yaşlarla yoğrulup kelepçeliyorum bileklerimi. ’Affet ALLAH’ım affet diyorum...!’ Çaresiz aşk’lar hürmetine Affet çaresizliğimi bağışla Beni ...! canözümün hayatına kast ettim Affet...! Sonra b’akışlarına yakalanıyorum... buğulu bakışlarına.. dua silahın dilinde, mırıldanıyorsun avuçlarına bakarak.. bense; Alnıma kazıdığın bu katil damgasının çekiyorum fünyesini.. zєץиєp є¢є єяєи |