ŞEy
Deki bugün kıyamet,
Ucu sivri bir şemsiyeyi siper ettim kendime Annemin ellerine saklandım. Senide saklamalıyım, Mesela adın Şey olsun Şey, ben seni çok seviyorum. Aklımı, hicri bilmem kaç yılında bıraktım. Hatırlat Yarında seveyim seni. Bide pazartesileri… Şey Kızma bana, İdeolojik bir savaşta, Çocukluğum yakılınca kent meydanında, Yitirdim beni. Annemin ödünç elleriyle yazıyorum şimdi. Sen yokken biraz bir kadını sevmiştim. Sesi şubat gibi serindi. Dudaklarından öpmüştüm. Kasıklarından öpmüştüm. Öpünce kıyamet kopardı. Ben şehre sırtımı d/önerdim. Sırtımda güneşin tırnak izleri. Çok sıcak duruyor. Gözlerim bir ok gibi Olmadık bir kelimenin arasına siktiri çekiyor. Şey sana değil, Önceye… Demin bir hikâyenin kahramanıydım, Görsen bir milyon süvariyi talan etti ellerim. Şehrin bütün sokaklarına senin adını verdim. Şey caddesi, Şey sokağı, Şey kenti Sonra Bir menekşenin kokusuna yenildim. Şimdi cum(huriye)t gibi kapındayım. Ya İlan et beni ışıklı reklam panolarında, “Yada nasıl diyorlar Yaşasın ölüm” Senin olmadığın bir kulvarda. |
Kalemin susmasın
______________________ Selamlar.....