Değirmen TaşıDeğirmen taşında öğütülüyor zaman Sırtımda çapraz bağlı bir çıkın ,için de inci ve mercan Sabır diyordu şair sabır !!bakışları toprak Şiir taşı diyordu geleceğe ,öyle söylüyordu Behman Değirmen taşında usulca öğütülüyor zaman Zerda ve beyaz tülbent saçında,sığırcık kuşları Bir peri ya da yıldıza benzeyen Zühre Tutup kolumdan götürdü beni Babil’in asma bahçelerine Ulu kayaların gölgesinden geçtik Durgun akan nehirlerin kıyısından Üç yudum su içtik zemzemin dudağından Hırçın yeleli doru atlar ,Sina’ya doğru koşuyorlar Elinde kılıcı ,Melekleri yardıma çağırıyor Behman Değirmen taşında eriyor zaman Zerda ve siyah gece ,sabun kokulu çarşaf ,sıcak bir yorgan Kanlı baykuşların sesi ,zifiri karanlık ,kandiller isli Uykusunda dağları tek başına dolaşan bir deli Şehr-i Yâr binbir gece masallarını dinliyor Şehrazat’tan Elinde divit bir kalem Leyla’yı yazıyor Behman Değirmen taşında öğütüyor zaman Zerda ve Şiirler yine aklıma düştüler Ocaklığın kımıl kımıl yanan ateşi Ruhumu okşayan rüzgarın derinden esintisi İnce bele çoktan bağlandı kırmızı kuşaklar Yanlızım ,içtiğim sigaralar var ,bir de şarkılar Çığlık çığlığa ölümü bekliyor içimde ki kuşlar Değirmen taşında tükeniyor zaman Zerda ve kıyamet günü ,boynumda günahların ağır yükü Affet beni Allah’ım Cennet’in kapısında beni bekliyor Behman …. *Edebiyat Defteri Platformuna ve seçici üyelerine aynı zamanda şiire ,Edebiyata gönül vermiş tüm dostlara teşekkür ederim .. |
güne başarısı ve Kendi öyküsüyle renk katmış ; emeğinize ve yüreğinize sağılık;
başarılarınızın devamı dileğim ile ________________________________________________________________________