EylülÖzgürlük ekmeği zehirle zıkkım Tükenip sözünde durasın eylül Kızıldan beyaza boyanır zakkum Yürekten duvara vurasın eylül Rüzgârda direncin tozlu taşını Savaşta yarılmış çocuk kaşını Mermiden ıslanmış anne yaşını Kahırdan yeminle durasın eylül Şehitler geçiyor kendi derdinde Analı çocuklu gençlik ferdinde Yiğitlik vatanın aslan merdinde Çığlıktan boğaza sarasın eylül Camlı bakışlara yar telaşını Tencere dibinde aç talaşını Gözleri oyacak it dalaşını Savurup menzile kırasın eylül Döndün arkana baktığın serden İnsanlık yıkılmış doğduğu yerden Böyle hüzünlenip hayrola nerden Duvarlar üstünde otlansın eylül Saçları dökülmüş gazele döndün Gözlerin üryandır dirildin öldün Bu çağda insanlık ikiye böldün Barışı bağrına burasın eylül |
Döndün arkana baktığın serden
İnsanlık yıkılmış doğduğu yerden
Böyle hüzünlenip hayrola nerden
Duvarlar üstünde otlansın eylül
Çok güzeldi kutlarım saygılar