-Son Otobüs-
Son Otobüs
Yakmaya çalıştığım bir ateşin altına üflemek Kadar zor seninle beraber olmak, Ve yanmayan bir sobaya odun atmak Kadar kolay..! Gidişinin tarihsizliğini, tarifsiz insanlarla, On parmağında hiç marifetsiz kutluyorum... Elimde bir otobüs bileti alacak kadar para, İçimde yokluğundan geriye kalan, Sol göğüs menşehli bir yara... Aldırmadan çekilmiş ızdıraba, Ve çekilecek acılara, Yoksul bir vaziyette, otobüs bana/ben otobüse Ne olur simamla bakıyorum... Nerede olduğunu ne olduğunu..! Kim olduğumu kimsiz olduğumu, Kimin yüzünden aynalarda sarardığımı, Kimin yüzünden her bahar solduğumu biliyorum... Yorgun olmakla beraber yoksulluğumla, Karalarken bu satırları kalkmazsa son paramla aldığım, Biletli otobüs..! -Koltuk numarası 48 Sana geliyorum..! Geliyorum, bu sensiz bu ışıksız şehirden. Geliyorum, hiç kalkmadan oturduğum yerimden. Geliyorum, elimde kağıt kalem. Geliyorum, sesli ve de en derinden. Belki severiz birbirimizi yeniden..! Dibe vurmuş umutlarımla, Sensiz kalmış yarınlarımla, Sadece senli sadece cisminli anılarımla, Yokluğunda yazdığım hatıralarımla, Gittiğin diyarlara emin olmayan adımlarla, Biraz kuşku biraz korkuyla, -Gerçi daha önce söylemiştim, Sol menşehli bir yarayla... -Yokluğunu dindirmeye, Dost yüzlü yalancıları sindirmeye, Bu kör ayrılığı bitirmeye geliyorum... Ben bir tek seni seviyorum... Seni seviyorum.... 03/02/2009 İsmail Yılmaz |