HÜZÜNLÜ ARALIK
Şehiri kanıksamış
serçeler vardı. Bir hüzünlü aralığa belki hapsolmuştular. Kalmak isteyen yüreklerin ince teline dokunan ve yormadan okunan kısa ve durgun şiirler gibi kızıl, eski yeşil yapraklar, dile gelmemiş duyguları anlatırcasına düşüyor toprağa. Garip bir ağıdı cıvıldıyor serçeler, günden çalan akşamı karşılarken. Ama nedense, hiçbir hüzün engel olamıyor, sonbaharı sevmeye... |