bugün de sensiz geçti, sensiz sabahladım sensiz bir akşamda, güneşi izledim batarken korkuyordum gecenin şerrinden kaybolan amaçların, usulca tükendiği bir zamanda saatlerin buz gibi nefesiyle, gölgeme bıraktım kendimi tükenmiştim gecenin rengiyle terk eden umutların, serzenişleriyle uyanıyordum her sabah bitkindim gölgemin duruşunda anlatamadığım onca duygunun esaretiyle denizin buz gibi sularında mahkumdum belkide belki de bu yüzden suskundum, durgundum yaşanması gereken, ama hiç yaşayamadığım o anları bomboş bir sayfanın, şu karanlık satırlarına sığdırmıştım sığınmıştım hayallerin ötesine kırılmıştım yaşanmadan biten günlere yazamadığım bir çok şeyle beraber, her gün geriye her gün geçmişe doğru bir biletle selamlıyordum seni unutamadığım pek çok şeyle beraber içimde yaşlanıyordun huzursuzdum geçen yılların sessizliğinde şakağıma dayadığım şu aklımın deli penceresiyle tırmalanmıştım bu dünyanın diğer yüzüne.
yaşamla ölümü, seninle hapsetmiştim gönlümün bir odasına kalırsan durmaz olacaktı kalbim, atacaktı ama gidersen eğer çok şey değişecekti, gidecekti yüreğimden önce bakışlarımı yitirecektim, yavaş yavaş kapanarak sonra zamanla geriye yaslandığım ve her defasında yenik düştüğüm şu vazgeçemediğim kalbinle gidecektim sudan geçene dek ıslanan toprağın her satırına, yazılmayan adınla baş başa bir güne uyanacaktım yine sensiz.
bakıyorum da şimdi, nedense her yol yine sensizliğe yine yalnızlığa çıkıyordu, sen içimde kalsan bile gitsen bile bir başınaydım, yalnızdım tam neresiydi burası, ben neredeydim bu aşk, bu sevgi, bu toprağın neresinde saklıydı ölümüne severken ölmek miydi aşk yoksa aşk için yaşamak, ayakta kalmak mıydı bunun sancısı her baktığım yerde gördüğüm ve unutamadığım yüzünle gözlerini her an hatırlayarak yaşamak mıydı bu sevda.
sökülemeyen bir ağacın gövdesi gibi odunsu veya gamsız bir düşmanın, son bakışları mı olmalıydım? yakışırmıydı bana, çocukça severken vicdanı ellere vermek yakışırmıydı, şeytani bir gülüşle ardıma gülümsemek evet aslında sorarsan bana, hiç birisini bilmiyordum evet hiç birisine anlam veremiyordum fakat, her yolu deniyor, ölüyor, yaşıyorum ama, vazgeçemiyordum hep iyi olsun derken hazmedemiyor, kötü olduğunu gördükçe de, kahroluyordum. hangisi aşk, hangisi sevda onu dahi bilmiyordum sahi ben kimdim? nereden geldim nereye gidiyorum? kim için? ne için? neden savaşıyordum? bu mücadele niye, ben neden bu kadar sahipleniyordum? benimse eğer, benim olurdu zaten, yanımda gülümserdi gözlerime o da sevseydi belki, açan güllerimi görürdü eminim. ya da çok imkansız bir aşka maruz kalsaydı kalbim çaresizliğinde, böyle delirmek mi gerekiyordu içten içe kader işte, yazılmışsa bir kere, olmadı mı olmuyor be usta. hayat işte, her zaman gönlüme, eş düşmüyor yaşananlar her zaman her istediğimiz olmuyor bu dünyada. her ne kadar zor olsa da, her ne kadar bir imkansızlığın eşiğinde kalsak da, yaşanmadımı yaşanmıyor be usta. olmadı mı olmuyor, böyle bir aşkla gitmiyor sevda..
anladım ki sevmek, aşka bedelmiş bazen aşk bitermiş ama, sevgiölümlü ölümsüz gidermiş
aşk buysa eğer, ben sevmeyi seçtim bugün uzaktan hiç dokunmadan da, seve bilirim diye düşündüm sevgi demek zarar vermemek, korumak değil miydi? göz her daim görmek ister, kalp ise sevmek ister, değil mi? nasıl görmemek için engel olamıyorsak kendimize sevmek içinde bir engel yok artık, kalmadı şimdi sev işte dedim yüreğime, uzaktan bile olsa sev gitsin kalbini ellerini, yüreğini, gözlerini, sev gitsin her şeyini sevgi bu değil mi? anlamı zaten sevmek değil miydi? o güldüğünde, senin de gülmen doğru değil mi? bir gülüşüyle mutlu olmak değil mi sevgi? eğer ağlarsa o, sen de ağla, sende de yağsın yağmurlar ne çıkar bir kaç damla gözyaşından, değmez mi? ah şu sevgi, iyi ve kötü günde sevmek değil mi? o bilsin veya bilmesin, ellerini tutmak yüreğine sarılıp uyumak değil mi sevgi? geceden sabaha, kalbinle kalbimde, her şeyde sensizce kendi içimde dura bilmekmiş yokluğunda o’nu her yerde, her yönden seve bilmekmiş şimdi yoksam eğer bil ki, o kalp, imkansız bile olsa çok sevilmiş.. anladım ki şu sevgi, koca bir aşka bedelmiş bazen aşk bitermiş ama, sevgi, ölümlü ölümsüz gidermiş
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Sevgi şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Sevgi şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
aşk buysa eğer, ben sevmeyi seçtim bugün uzaktan hiç dokunmadan da, seve bilirim diye düşündüm sevgi demek zarar vermemek, korumak değil miydi? göz her daim görmek ister, kalp ise sevmek ister, değil mi? nasıl görmemek için engel olamıyorsak kendimize sevmek içinde bir engel yok artık, kalmadı şimdi sev işte dedim yüreğime, uzaktan bile olsa sev gitsin kalbini ellerini, yüreğini, gözlerini, sev gitsin her şeyini sevgi bu değil mi? anlamı zaten sevmek değil miydi? o güldüğünde, senin de gülmen doğru değil mi? bir gülüşüyle mutlu olmak değil mi sevgi? eğer ağlarsa o, sen de ağla, sende de yağsın yağmurlar ne çıkar bir kaç damla gözyaşından, değmez mi? ah şu sevgi, iyi ve kötü günde sevmek değil mi? o bilsin veya bilmesin, ellerini tutmak yüreğine sarılıp uyumak değil mi sevgi? geceden sabaha, kalbinle kalbimde, her şeyde sensizce kendi içimde dura bilmekmiş yokluğunda o’nu her yerde, her yönden seve bilmekmiş şimdi yoksam eğer bil ki, o kalp, imkansız bile olsa çok sevilmiş.. anladım ki şu sevgi, koca bir aşka bedelmiş bazen aşk bitermiş ama, sevgi, ölümlü ölümsüz gidermiş
Harika !
tebrikler
SAYGIMLA
.