DEĞİŞME




Cana can veren kalp
Çıkmaya kapı olmayan vuruş
Sanma ki sığ bir düşüncede
Ne senli ne sensiz
Dur durak bilmeyen devinim
Yanmış güneşin ellerinde sevincim


Bir gülün dokunuşunda gülümseme
yarının yokluğundan izinli
Beni sana bağlayan kör düğüm
Günahlarının ve sevaplarının sorgucu yasemenler
Kırlangıç yuvası bozmuş bir çocuk gibi
Toprağa yağmurlarla düşün



Küçük mutluluklar bağladı bizi
Okyonus gibi dertlerin arasında
Bir sevda gülüşümüydü neydi
Yaşamın içinde
Yalnızlıklar
Mutluluklar
Azalıp çoğaldıkça
Bir kırbaç gibi düştü yüzümüze
Göğün serin suları
Her günün bitiminde
Yeşeren bir tohum
İçimizdeki umut




Ömür dediğin nedir ki gülüm çiçekten bal toplamak kadar arının


Ne günler geçti ömrümüzden
Dün geçmedi mi
Bu gün geçmedi mi
Düşünü kuruyorsun bitmeyecekmiş gibi yarının
Cemreler geçti havadan sudan topraktan
Ne karanlık geceler
Ne aydınlık sabahlar
Tüketti ömrünü bu cennetinden
Başın ağrımıyorsa her şey güzel be gülüm



Taze baharlar
Başaklar ay çiçekleri
Güneşe kucaklamıyor mu
Ay’a benzer yüzleri
Ne fırtınalar dindi yürekte amansız
Ne çağlayan nehirler kurudu gözlerinde
Dünyaya çivi çakmaya gelmedik ki
Güzel olan her şey senin elinde
Uçup gitmesini biz istemedik ki
Artık güzel mevsimler işlesin siciline
Ağaçlarda yapraklarda yaprakların yeşil gülüşü
Karanlık geceler yerli yerinde
Şafaklar açılsın güller gibi aydınlık yüzlü sabahlar
Çağlasın içinde sevgiden nehirler
Mahkum gelip geçmeye bütün günler
Kim tutmuş ki gülüm iki elimden
Esiridir her gönül bir güzelliğin
Durun durun mevsimler hemen geçmeyin




Belki de yaşanacak gelecek toplayabiliriz yarınlardan
Zeytin dalında güvercin kanadında memleketimin ipek yolunda
Ege’de
Akdeniz ’de
Marmara "da
Karadeniz ’de
İç Anadolu ’da
Güneydoğu Anadolu’da
Doğu Anadolu’da
Yedi bölge yedi iklim değişsede
Sen sen ol
Sen sakın değişme..

Nurten Ak Aygen
03.06.2015