ANNE
ANNE
Ben sana nasıl şiir yazayım ? Hangi söz, hangi kelime ,seni anlatmaya yeter ANNE ? /////////// ///////////// İçerim yanıyor, anlatamıyorum. Dışarım cerahat... Ne huzur var o günden beri ne de rahat . Ahhhh Anne ahhh zamansız gelen ölüm varya. Oturduk babamla O bir yandan, ben bir yandan, ağladık. Kırılan umutları köhnemiş odada, bir birine bağladık. Babam arkasına yaslandı,ahhh dünya ah diyerek içini çekti anne. Duvardaki resmine bakıp, gözyaşıyla yazdığım şiiri okuyorum anne. Hani eski mendilin var ya, içime çeke çeke kokluyorum anne. Kokun hiç gitmemiş nasıl çektim bir bilsen anne. En güzel resmini babamla duvara astık, Hâlâ yerinde duruyor başını koydugun yastık. Yerinden kaldıramadım be anne. İçim yandıkça alır yastığına yaslanırım. Bazen sabahın melteminde, çiğ düşer paslanırım. Kıvrılır bir köşede öylece kalırım anne . Hayatın yumağına bağlandım,kör düğümle ... Yetimleri kim sever ? öylece kaldım, sendeki gördüğümle. Kimseler saçımı okşamıyor, kimse sen gibi sevmiyor anne. Ah bir görsen, avludaki o güllerin hepsi şimdi tomurcuk, Kabrinde diz çöküp baş ucunda ağlıyor bu çocuk. Sol yanım düşük sağ yanım kırık anne. Böyle zamansız çekip gitmen hiç olmadı be anne. Daha diktiğin o güller bile dalında solmadı anne . Hangi gül, hangi çiçek senden daha güzel anne ? Belki sen de özledin, pencerenin kenarından bakıp gittin . Bu nasıl gidişti anne? Bizleri yakıp gittin . Bir daha gelirsen bir kere öp de öyle git anne. Altına taş değil, gözyaşımdan ıslanan toprağı serdim. Sıcak tutsun diye üstüne gazellenmiş yaprağı serdim. Karda kışda üşüme anne. Sukûtun isyan hali bu mu? Ben ağlarken el oynar neşeden Sanki sen çıkacak gibisin, her kapıdan her köşeden. Ağrıyan yanımın neresi olduğunu bilmiyorum anne. Sarıldım bir daha öptüm gittin karanlığın nehrine. Ellerimle bıraktım seni ölülerin şehrine ... Mekanın cennet olsun ANNE ////////// HARUN YILDIRIM . |
Hosuma giderek okudum, cok begendim.
Yureginize,kalbinize ve kaleminize saglik!
Nurlar icinde yatsin olen anneler.