Nedir bu silahlanmak.! izinsiz ve ruhsatsız, erkeklikmi silah kuşanmak ? fütursuz ve umarsız... Canını sıkan oldumu, çıkar silahını daya.! Sen bas tetiğe usulca, gerisini hiç umursama.! ruhsatlı veya ruhsatsız, ne farkeder ki sanki ??? sinirli bir anında, silah çıkarıyorsa; hiç farketmez ruhsatı olmuş veya olmamış. Girer yatar birkaç yıl, cezası tam dolmamış. Bir af çıkar millete hooop , girer sepete... Sonra keyifler çakır, olan ölene olmuş.. bizimki yine gitmiş, sevgili silahı bulmuş.. Of Allah’ım, nasıl dünya.! ne biçim yasa bunlar.???
(senin yasan olmayınca böyle yolda kalırlar.)
Bir kapıdan sokarlar, birinden çıkarırlar. silahları satmak için, görse bile gözyumarlar... Bireysel silahlanmak. ölüme davet çıkarmak... Artık ecel beklenmiyor, insanlar erken ölüyor.. Yada şöyle demeliyim, ecel yatakta gelmiyor.. Ya trafik kazasında, ya psikopat kurşununda, gelip insanı buluyor..
Paylaş
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
umarım bu mesaj ın bir yerlere ulaşır diycem ama ne mümkün , körler sağırlar bir birini ağırlar omuş zamanımızda , başa gelince feryat figan eden bir toplum olduk malesef birileri orta vadede bu asil milletin kimyasını bozdu hemde farkettirmeden yaptılar bunu , bilinç altı kurgularla malesef canavarlaştık , verdiği mesaj itibariyle güzel bir şiir okudum eksik olmayın...
Bireysel düşünme gücümüzü, yeteneğimizi ve çapımızı geliştirmedikçe tek çare kendimizi anlatmak için silahlanma oluyor işte . Güçsüzlüğümüzü başka nasıl güç gösterisine dönüştüreceğiz . Düşünecek ve düşündüklerimizi söyleyecek anlatacak bi tarafımız olmadıkça ...
Sevgili arkadaşım böyle bireysel anlamda ince ama toplumsal olarak ta oldukçada çok kaba ve acı sonuçlar veren, sosyal ve ahlaki kaosa kadar götüren bilinçsiz ve gereksiz bir silahlanma konusunu çok güzel bir biçimde işlemişsiniz, ki birkaç gün önce yaşadığınız acı ama gerçek bir olgunun birebir tanığı olarak his ve duygularınızı, gerçekliklere bakışınızı kimsenin sizin kadar anlaması mümkün değildir bunuda beklemeyin lütfen. Aynı toplum içinde yaşayan bireylerin herhangi bir ideolojiye bağlı olmaksızın ateşli silahlar ve bıçaklar ile donanması şeklinde tanımlanan bireysel silahlanmanın sonuçlarındaki sorunlar çığ gibi büyürken, diğer yandan neredeyse savaşta ölenlerin üçte biri kadar insanda bu anlamsız bireysel silahlanmanın sonucu yitirlmektedir. Dünyada kayıtlı 740 milyon silahtan 360 milyonu devletlerin kontrolünde. Buna karşılık, özel kişilerin elinde 380 milyon silah bulunuyor. Buna göre değerlendirildiğinde bireylerin elinde devletlerden daha fazla silah bulunmaktadır. Bir ilkel toplum geleneğinden bu yana kullanılagelen ve toplumda bir nevi statü göstergesi sayılan bireysel silahlara bağlı olarak dünyada 3-4 dakikada bir insanın yaşamını yitirmesi, silahlanmaya karşı bir şeyler yapmanın gerektiğini insanlara kuşkusuz açıkça ifade etmektedir. Yapılan bir araştırmada 10.000 silah ruhsatı başvurusu içinde mazeretlerin istatistiki dağılımı şu şekilde ortaya çıkmıştır: "İş riski nedeniyle %35, evde bulunsun diye %23.6, merak ve hobi olarak %16.7, avcılık ve atıcılık gerekçesiyle %12.7, meslek gereği %6.8, hatıra yani intikal nedeniyle %5.2".Bunlar kağıt üzerinde beyan edilmiş, kanuna uydurulmuş gerekçeler. Bunun dışında kayıtdışı olan yani ruhsatsız silah bulundurmalar büyük bir yer tutmaktadır. Esas silahlanma nedeni, toplumda adam yerine konma ve rağbet görme isteğidir. Mesleksiz yığınların oldukça yüksek oranda olduğu doğu toplumlarında silah sahibi olmak; atılımın, beğeninin, üstün olmanın, kazanmanın simgesidir. Oysa silahlanma, şiddetin en uç noktalarından biridir. Yaşama içgüdüsü engellenen, kendini, doğayı ve insanları sevmeyi beceremeyen, üretici güçlerini harekete geçiremeyen, kısaca kendini gerçekleştiremeyen insanlarda, zarar verme eğilimi artar. Silahlanma da bunun sonuçlarından biridir. Can güvenliği mazeretine sığınarak silah edinenlerin asıl gerekçeleri aslında kendilerinin de farkında olmadıkları, topluma ve kendine güvensizliktir. Topluma ve kendisine güvenmeyen insanlar silahın gölgesine sığınırlar. Yurdumuzda her yıl yüzlerce insan, düğün ve maç sonrası "sevinç" kurşunlarıyla veya kasten, bireysell silahlar kullanılarak öldürülüyor. Ülkede 1 milyon 800 bini kuru sıkı olmak üzere ruhsatlı/ruhsatsız 7 milyondan fazla silah bulunuyor. Yani, Türkiye'de her 10 kişiden biri silahlı. Son 8 yıl içinde silahlanma % 35 artmış durumda. Toplumun en ezilen ve en kırılgan grubu olan çocuklar ve kadınlar, bu durumdan da en zararlı çıkan kesim kuşkusuz. Silah sahibi bireylerin, büyük bölümünün totaliter ideolojilerin sempatizanı olması, kadını ikinci sınıf vatandaş olarak nitelendirmeleri ve namus bekçilikleri tesadüfi değildir. Çocuğa her türlü sorunu çözmenin yolunu şiddet olarak gösteren ataerkil toplumlarda, bunun üzerine bir de medyanın duyarsızlığı ve sürekli şiddet içeren programların sunulması eklenirse, bu sonuç kaçınılmaz olacaktır. Masum bir kelime olan "oyuncak" ile, ürkütücü bir sözcük olan "silah"ın yanyana kullanılması bile çelişkidir. Silahın bir oyuncak olarak kullanılması çocuklara zarar vermektedir. Oyuncak firmaları bunun aksini iddia etse de, bu tartışmalar sonucunda elde edilen gerçekler; oyuncak silahların saldırganlıkla ilişkisinin bulunduğu, oyuncak silahın daha sonra gerçek silaha sahip olma isteğine dönüştüğü, çocukların elinden oyuncak almanın çok zor, yerine başka bir oyuncak koymanın çok daha zor olduğu bir gerçektir. Oyuncak silahlarla oyun oynamak bir nesilde tamamen kırılırsa, eğitim olarakda buna destek verilirse, toplumun silaha olan isteğinin ve silahla ilgili suçların de tükeneceğine inancım tamdır. Şiiriniz için gerek içerik ve gereksede anlatım ve imgeler açısından bakıldığında mükemmel bir şiir ortaya çıkmış. Sizi kutluyorum. Saygılarımla. Şahin Hanelçi
Şahin Hanelçi tarafından 2/28/2008 2:31:29 PM zamanında düzenlenmiştir.
evet haklısınız bireysel silahlanmaya dur demek lazım.. tetiğe bastığında en az iki hayatın yerle bir olmasına sebep olan silahlanmaya son... konuşmak yerine silahları konuşturmayı sever olduk..
belinde silahla kendini erkek mi sandın, erkeksen ki niye taşırsın,değilsin erkek, ulu orta gösterilen oyuncak mı sandın, Silah icat oldu mertlik bozuldu be ürkek!
Çok güncel bir konuya değinmişsin tebrikler, Çok güzelde hakikatleri sunmuşsun,reçeteyide vererek, Yüreğin dert görmesin, Biz milletçe sevinme işin fazla abartan bir topluluğuz,düğünler vs. tertipler sevinç gösterisi olarak, havalara ateş açmalar vs..çok yanlış şeyler sonuçlarınıda gündemde çok fazla görüyoruz genelde, ölümlü oluyor,artık bunlardan vaz geçmeliyiz,neticelerini düşünüerek... Esenlikle kal...
Bir kapıdan sokarlar, birinden çıkarırlar. silahları satmak için, görse bile gözyumarlar... Bireysel silahlanmak. ölüme davet çıkarmak... Artık ecel beklenmiyor, insanlar erken ölüyor.. Yada şöyle demeliyim, ecel yatakta gelmiyor.. Ya trafik kazasında, ya psikopat kurşununda, gelip insanı buluyor..
Bir kapıdan sokarlar, birinden çıkarırlar. silahları satmak için, görse bile gözyumarlar... Bireysel silahlanmak. ölüme davet çıkarmak... Artık ecel beklenmiyor, insanlar erken ölüyor.. Yada şöyle demeliyim, ecel yatakta gelmiyor.. Ya trafik kazasında, ya psikopat kurşununda, gelip insanı buluyor..
GÜZEL YÜREĞİNİZİ VE DİZELERİNİZİ KUTLUYORUM.RABATLI
SAVAŞA VE SİLAHLANMAYA HAYIR. AYRICA HAKSIZLIĞIN HER TÜRLÜSÜNE HAYIR...
bu dileklerimize herkesin katılmasını istiyoruz.. tabi duyarlı olan herkesi... silahın eğitimsiz kişilerin elinde olması nelere mal oluyor.. bunun bir örneği bir önceki şiirimde var canlı örnek..merak eden o şiire bakabilir.. Ama artık şu çarpık silahlanmak durdurulsun diyorum... sesimi duyan varmı..????????????? VARSA BUYURSUN...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.