Gönül işi
Şu gönlümüz yardan yara,
Sapa geldi sapa gider. Her an Mansur gibi nâra, Ata geldi ata gider. Gâh sürünüp gâh-u yaya, Nesimiler saya, saya, Pir sultanca çok belaya, Çata geldi çata gider. Şeyh Bedreddin Arabî’ye En mukaddes şarabiye, Ker belaca harabi’ye, Bata geldi bata gider. Ahmet Yesevi’de hoca, Hacıbektaş, Yunus koca, Şemsi Tebriz Mevlana’ca, Tapa geldi tapa gider. İdris gibi hülle biçip, Hayyam gibi şarap içip, Birçok handan hana göçüp, Yata geldi yata gider. Zekeriya hızarına, Ölü diri mezarına, Âşıkların pazarına, Sata geldi sata gider. Kâinatta tek devleti, Pahası Hak aşk serveti, Bedenine bu şerbeti, Kata geldi kata gider. Hem sever hem aşktan bıkmaz, Bir noktadan asla çıkmaz, Hiçbir zaman gönül yıkmaz, Yapa geldi yapa gider. Erişmeden can zevale, Hayranlıkla her kemale, Kah celale, kah cemale, Baka geldi baka gider. Kapımızı kimse çalmaz, Can veririm canlar almaz, Yaralıda zerre kalmaz, Zata geldi Zata gider. 31.03.2015… Mustafa Yaralı |