Zafer Tacını Sen Takma
I
beni bu hayat yendi s e v g i l i! zafer tacını sen takma başına, yada kendini suçlama! kerpiç bir evde attım ilk çığlığı… el bebek, gül bebek acı emzirdiler! yıkılmaz dediğim her şeyi, bir fiskeyle yıktılar! ne baharlar yaşadım, çiçeksiz yapraksız! hayatı öğretti, iyi kalpli öğretmenim okula gittim… önlüksüz! yakasız! kitapsız! çocuktum, derler ya bıyıklarım terlememişti dünyayı sırtıma yükleyip beni terlettiler! ne gecelerim oldu, ışıksız, sabahsız… çocuk olmadan büyüdüm büyümeden yaşlandım! ne günlerim geçti… sigarasız! parasız! babasız! ıı beni bu hayat yendi s e v g i l i! zafer tacını sen takma başına, yada kendini suçlama! Başımda kavak yelleri essede… delikanlı göğsümde asil sevdalar barınırdı sevdalar ki, kurşun yarası! sevdalar ki, yüz karası! ahh… o sevdalar! Allah’ın belası! ışığa koşarken, dipsiz bir karanlığa düştüm! ölmedim, ölmedim ama, ölümlerden ölüm beğendim. yaşamak her gün biraz daha çirkinleşirken mutsuzluk yüzüme gamze gibi yerleşti. ölüm varya, o çirkin ölüm! kız oğlan kız güzelleşti! ııı beni bu hayat yendi; s e v g i l i! zafer tacını sen takma başına, yada kendini suçlama! denizi kendine sevgili sayan, bir deniz feneriydim! inadına beni denizin en hırçın yerine kurdular. dalgalar günlerce vurdu gövdeme! intihar gecelerde üşüdüm, buz gibi soğudum. Işığımla aydınlatırdım karanlığı şimdi kendi karanlığımda… kayboldum! kendi rızamla imzaladım ayrılık fermanlarını! postacı, iyi bir haberle hiç kapımı çalmadı. yenildim işte, ben bu hayata yenildim! bu yüzden camların buğusuna, hep hayat yazdım! en güvendiğim anda, beni bu hayat aldattı! sen değil sevgili, sen değil… beni bu hayat ağlattı! (sultanete of oman 2010) |
Yürek sesin hiç susmasın kutlarım selam ve saygı ile