HERGÜN Kİ GİBİ
Sensizliğin pençesinde ezilmiş bir gün daha kaldı geride
Bu günde geçti gitti hasretimin acı dolu sırlarını doldurup heybesine Nasıl geçti günün diyenlere tek cevabım var sensizte Her gün ki gibi, aynı işte! Sabah uyandığımda hasretin, akşam yine hasretin düşüyor gönlümün uçurumlarına Kaç canı varsa bu hasretliğin, ölmüyor işte yine de kalkıyor ayağa Biliyorum yarında günlerden sensizliğin acısı, Yarında bugünü taklit edecek, yarında bugünle aynı Yarında öğlen namazına müteakip gömeceğim ümitlerimi Sormayın nasılsın diye sormayın bana artık, yarında hergün ki gibi Yine güneş vurmayacak gönlümün penceresine Yine anılarım yaslanacak virane ağlama duvarımın eteklerine ‘’Aldığın nefesinim’’ diyipte gelemeyeşine Yarın ben kurşun sıkacağım yine Hergün milyonlarca kez seni ciğerlerime çekerken Alnından öpemeyişime yine çekeceğim isyan bayrağını ben Tahmin edilmez acılarla, tahammül edilmez bir gün daha gelecek güneş ışığıyla Nasılsın diye sormayın bana işte, güneş sizin için doğacak yarında Ben karanlığı sahipleneceğim, yine gün ortasında Sizin sahil kenarında güneşlendiğiniz o ışık Yarın yine uğramayacak benim köşe başıma Tüm dünya sizin olsun, işgal etmeyin benim karanlık köşemi Sormayın nasılsın diye bana artık, yarında hergün ki gibi Hâlbuki ne kadarda mutluyum ben düşlerimde Ne kadarda güçlüyüm gerçek dünyadan el etek çektiğimde Ne kadar da eminim adımlarımdan Gözlerini pusula edip yüreğime işlediğimde Fakat hayat işte diyip geçtiklerimiz ne çok çelme takıyor bize Gerçekleri kırbaç gibi vuruyor düşlerime Sensizliğin acısını yenmek sandığımdan, sanılandan ve sandığından daha zor Yüreğim yangın yeri sensizlikte bir kor Çaresiz, acıların işçisiyim yokluğunda Yüreğim aç dolaşıyorum, razıydım çalışsam bile yürek tokluğuna Yarında bir güneş doğacak sizlere, Ve ben yine, her gün ki gibi aynıyım işte Murat BÜYÜK 14.03.2015 CÜMARTESİ 20:20 |