7
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
1212
Okunma

Sessizliğin içinde her sükût yankı bulur
Nasılsa yolcu gider, hancı zaten bahane.
Sabırla yoğurduğun, sabrına mihenk olur
Toprak kapta pişerse, aşın tadı şahâne.
Emir, vâki müddetle yaklaşır sine sine
Masivânın ötesi, saklı kul sînesine
Semâvatı dolaşıp, yedi kat ine ine
Can bulursa şehâdet, ölüm ölür daha ne...
Mevsim yara deşimi, lüzum etmez devâya
Değişir titreşimi, cemre meyyâl hevâya
Bir nefeslik hâl imiş, üflenmiş ya Havva’ya
Deryalar inci dolmuş, O’ndan öte paha ne...
Kaf dağının üstüne, kar düşer erişince
Yer ile gök dönüşür, kâl değil, her iş ince
Arandığı yerdeymiş, Hızır-İlyas işince
Sırra kadem hazinem, bundan pâdişâha ne..?
Erol URAZ 19.02.2015 Kırklareli
5.0
100% (16)