1
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
1578
Okunma
içimizde içimiz
bu çok yüzün aynı yere bakarken mutlu olduğu
dev kemancı gelmiş
çocuk aklını ulaştırıp uçan kuşlara
havanın tutkulu mizacına değiyor
bulaşıcı hafiflik şarkısında hovarda
kanadı kırık ayrılık
yüzünün şekline sinmiş melodinin esneyerek
ritm aksanlı yeni mutsuzluklar getirmesi
bize ve size ait olan bir şey değil
düşecek renklerin en güzeli
elem beyazı bir mavi
kar sesleri masanın üstünde ekmek
gıcırdayarak kapı açılıyor
bacada ayın baygın duruşu
korku
karanlığın beyazımsı duyguyla seyrelmesi
eski hatıraların tıkırtılar çıkarıp
biz de vardık demesi risalesinde kuyu
annesi öldükten sonra
yıllar nasıl geçilir bilmiyordu
yeşil yüzlü kemancı dede
biz insanlar yarın neşe içinde
günün aydınlığına ziller takıp oynayacağız
sen teline vurdukça uyanan paslı sevinç
sen teline vurdukça kalbim yeniden dönüyor
sonsuzluğuna geçmişin.