6
Yorum
13
Beğeni
0,0
Puan
1661
Okunma

Sanki bir masaldın başlayan bir varmışla
Sanki bir elvedaydın bitmeyen bir yokmuşla
Ateşten bir gül gibi, yaban elde çöl gibi.
Ne güneşin ısıttı ellerimi, ne gecelerin soğuttu
Kor ateş yüreğimi
Düşlerken zamanı yorgun yıllarda
Ne gökyüzü öptü gözlerimi
Ne gözlerim gökyüzüne değdi
Yalın ayak düşlerde koşarken gizlice
Bir yıldız ağladı, bir şiir kanadı kalemimden her gece.
Oysa rüzgarların
Canıma can sürdüğüm merhemdi
Hüzünlerin seherlere mahremdi
Karın, buzun, yağmurun
Gönlüme gül ekendi.
Çekip de yüreğimden gittin gideli
İnan her gün bekledim bir gün geri dönmeni.
Kim bilir hangi umuda vurgundu senin de yüreğin
Hangi baharlarda bitti
Hangi kışlarda soldu sevgilerin.
Kırık dökük bir aynasın sen biliyor musun
Her parçası bir anı, her anısı bir acı.
Vurursa bir gün yine aniden o dost elin
Bir anlık da olsa savurursa buz yelin
Ağlatma sen içimdeki çocuğu
Atma yüreğimi ıssız çöllere
Batmasın dikenlerin sevdalı gözlerime
Gelişin bayram, gülüşün bahar olsun
Tutunayım ellerine.
Şimdi umutlarım umutsuzluğuna hediye olsun
Sevinçleri kalbine, muştuları eline
Vefaları bırakıyorum sinene
Al sana bir avuç güneş, bir tutam yıldız
Bu da benden sana bahşiş olsun
Git ardına bakmadan
Üstü sende kalsın ey hayat
Üstü sende kalsın.
Yüksel Beyocaktan