KIRIK DÖKÜK ANILAR
Serseri bir yağmur ıslatıyor geceyi
Güne bir kibrit çaktık bitirdik tatili Artık hüzünlü ayrılıklar sahnesinde zaman Derdi katlanılacak biten günlerin Günler geçiyor her günün akşamında Vakit biraz daha telaşlı Şehir biraz daha tenhada Yolcular yolculuklar ayrılıklar yalnızlıklar demleniyor Ağırlığınca yıldız taşıyor yüreğim İzinsiz gizler içinde yanıyor sene ay ve gün Dünler düşler içinde yitik Yağmuru yağıyor beklenmedik düşlerin Kırgınım kimsesizim yine de buluruz Çıkmadık bir candan küçük bir ümit Karanlıklar öylesi bir öykünce Öç almak istiyorum kendimden Kendimi sınıyorum belki ben de kendimce Kim bilir kaç gemi yaktık geceler Karanlık gecelerde ışıksız kaldı odalar Toplayıp gidiyorum gün batımlarını Kısa sözler kafi gelmiyor artık Uzaklarda ki kıyılar da değil Sevgileri istersek buluruz yanı başımızda İçimizde tarifsiz bir ilkbahar İlk aşk ilâhi gözlerdeki yaş Seninle bir anlamı olmalıydı Toprağa düşen cemrenin suda yanan ateşin Önünde gülen yeşil etekli ovalar Gülen kızıl güneş Kırımızı papuçlarını giymiş bir kız çocuğu Toplayıp bütün beyazları n e r e l e r e g i t t i n i z Bak yeniden yağmurlar başladı İçinde incinen yürekler ve başım darmadağın Bir sevgi ölmez içimizde bir de kırık dökük hatıralar Mevsimler gibi geçer ömür dediğin Ve tükenmez acılar bırakır ardında Koşarken iz bırakır sırlar.. Ne desende baharlar yazlar gelecek yine yaşadıkça Kuşlar dönecek kırlangıçlar yuvalarına Nisan yağmurları dokunacak saçlarına Mutluluğun anahtarı açacak kapılarını ilkbaharda Çocuk Gözlerin Gözlerin gözlerime değiyor İlk defa bu kadar uzak değil uzaklar Gözlerin deydi gözlerime inanamadım Sanki çöl ortasında gelen bir ilkbahar Uzak ikliminin mevsimindeydi Mazimin son panaroması ufkumda aydınlanan Ay doğar doğmaz gece de Uykusundan uyanan zaman tükeniyor Bir başka bakıyor titreyen yıldızlar yeryüzüne Ve Gözlerin uzak bakıyor Sımsıkı kapatmış sıcaklığını yüreğin de kilitli son bakış! Çocuk gözlerin ikindisi batan güneş! Tırmanırken iç sesim kısıldı sesim nefesim Giderken yapayalnız ardından seni çağıramadım Umutlar yolları kıskanıyordu beklenen belkide beklenen başka bir duygunun tutsağıydı Yaşamak ne kadar zor olsada Simsiyah gecelerde kırık dökük anılar Tunçtan bir abide gibi kalbimde duruyor hatıran Nurten Ak Aygen 08.02.2015 |