Sular
yazın dalına konar
güneş unutkanlığım her yer gün ortası bulutsuzluktur çekiştirir aklımı uyuya kalsam dizim titrer havadisler gelirdi sol yanımı eğen o gün mışıl mışıldır fırtınalar sular alır başını gider dağlar yürür ovalara toprağımız kuru yağmurlar tarar kirpiklerini yıldızın gök yüzü ağlar söylemiyorduk oysa içine dönen her yol uzadıkça uzuyordu kalbim kimin düş dökerse yaprağını bir ağıt kalır rüzgarlar eserdi bir de şaire şiir duygusunu çözemediğimiz yıllar öncesinden beliren siyah beyaz tebessümler anılar hatıralar resimler durduramadığımız düşünce sır olurdu kendi yalnızlığıyla öpüşen duru senfoniler kuşların kanadı kadar ağır aklımızda dönen sevgiler çiçeklerin ruhuna varacak olsa kapıları kapanırdı sonsuzluğun basit söylentilerle dönerdik evimize kim ne dedi ne anlattı sana o mavi unutup hiç sevmedin mi yoksa içimiz kardan adamlar gibi üşür söyleyemezdik tutuşan baharın sıcaklığını. |
söyleyemezdik
tutuşan baharın sıcaklığını
saygımla