kuşak duellosu
kuşaklar unutmuş gibi târihini
kuşkusuz iki ayrı kutup ortasından kesiyor şehr-i ıssız soğuk,kimsesiz ve derin ama ölüm ve hâlâ acıtır ellerimi, gözlerimden gemiler geçiyor bâğrıma doğru en çok da ezilen anılar.kireçleniyor beynimde güzel olan herşey gibi bütün sokaklara haber salsam bütün ağaçlar hiçbihaber gençliğinden ve mutlu sandıkları gülüşlerinden zaman kusursuz illegâl sürü herkes orada toprağın kili suyun rengi saatler hep aynı nokta da affedilmeyen bir dünya doğuyor bedenimden yankı sesimle özleşiyor hırçınca azarlıyorum gelmişi yada gelebilecek olan geleceği kızıyorum!öfkeleniyorum tarih boyu uzuyor kusuru azar azar milyonlarca kuş göç ediyor bütün kıyısız çatılara yüreğim terledi şuramda birazda bereketli yağmurlar dinleniyor bütün dinler pusuda ağzımdan sesimi çekiyorlar inadına susuyorum.kış donuyor soğuğa tebessüm çiziyorum bulanık havada buğulu camlara çizdiğim şeyin adını bilmiyorum çok fazla dinliyorum kendimi şakacıktan gülüyorum "çay demledim" içermisin? diyorum ! -bakıyor görüyorum -gülüyor sonrası;
sean |
❤