Erhan Çamurcu;

Merhaba Mecit Hocam. Sizi görmek ve şiirlerinizi okumak benim için büyük mutluluk. Mehmet Hocamız da değinmiş gerçi, "Otuz Beş Yaş" şiirini hissiyat itibariyle hatırlatıyor şiiriniz. Söyleyişinizde en beğendiğim taraf gerçekçi gözlemlere dayanan çağrışım yüklü bir dile sahip olmanız. Şekil ve ahenk unsurlarındaki başarınızın ötesinde söyleyişiniz esas öne çıkan taraf. Şiire bütün olarak bakacak olursak şunları söyleyebiliyoruz.
İlk dizeyi okurken "yağan her karla" denilse nasıl olur acaba diye düşündüm.
İlk bendin dördüncü dizesi müthiş bir çağrışım ve çok güzel bir gözlem. İkinci bendin ikinci ve üçüncü dizelerindeki sitem sözcüklerinden biri çıkarılabilir mı acaba.
"Anılar içinden derdim kederi" dizesi de şiir gerçekliği ve gözlem açısından oldukça başarılı bir söyleyiş.
"Tat vermiyor artık bal börek çörek" dizesi daha güçlü söylenebilir miydi acaba.
"Teselli bulunmaz bir ilaç gibi" dizesini çağrışım itibariyle gözden geçirmek iyi olabilir mi acaba.
Son bendin dördüncü dizesini okuduğumda
"Un bitmiş elimde boş kalmış elek" biçiminde söylenebilir mi acaba diye düşündüm açıkçası.
Büyük bir keyifle okudum şiirinizi. Tekrar tebrik ederim hocam. Nice güzel şiirinizde görüşmek ümidiyle saygılarımla.

Şiirdiller AKADEMİSİ ve Şiirdiller LOBİ Atölyesi’nden.

Bir hüzün başlıyor, her yağan karla
Toprağa bakıyor gözler ısrarla
Nefes alıyorum; isteksiz, zorla
Yaşlılık denilen bu olsa gerek.

Anılar içinden derdim kederi
Gözlerim görmüyor bastığım yeri
Çukurda kalmışlar, çekilmiş feri
Yaşlılık denilen bu olsa gerek.

Akraba, tanıdık el olmuş gibi
Ömrüm, hazan görmüş dal olmuş gibi
Ağlarım, gözyaşım sel olmuş gibi
Yaşlılık denilen bu olsa gerek.

Kalbim paramparça; çok parça kayıp
Ne ağlamak ayıp, ne sitem ayıp
Kızarım aynaya, sitemler sayıp
Yaşlılık denilen bu olsa gerek.

Ecel defterinde gelmedi sıram
Artık sabırla da hoş değil aram
Daha dokunmadan kanıyor yaram
Yaşlılık denilen bu olsa gerek.

Hayat bir merdiven; bu son basamak
Gerçeği kabul zor, zor kanıksamak
Kaşlarıma indi saçlarımdan ak
Yaşlılık denilen bu olsa gerek.

Âvâre gezerim, gönlüm aç gibi
Teselli, bulunmaz bir ilaç gibi
"Eyvâh" için bile artık geç gibi
Yaşlılık denilen bu olsa gerek.

Yaşamadan oldum bir pîr-i fani
Ömür dedikleri bu mudur yani?
Bahar görecektik; nerede, hani?
Yaşlılık denilen bu olsa gerek...

Mecit AKTÜRK