6
Yorum
17
Beğeni
0,0
Puan
1937
Okunma

sen kuytuluğa açmış krizantem gelin
ben eşkıya türkülerin mor şafağı
...
kar suları devrile, devrile iner patikadan
sarmaşık dalları arası sarı sıcak
ve göçer turnalar aşkına çizilmiş aşk kubbe
ey saçları Şahrud delal
ey göğsümün çapraz fişeği
yine bir deli vakitteyim
alnımın ortasında bağdaş çocuklar
ellerinde Anadolu
bilsen ki
nasıl doluyum kavimlerine
aklımın yaylasında kıl çadırlar
içinde bin yıllık hasret
oy rezil yalnızlığım
oy zulamda ki ahir zaman kadınım
tırnaklarımla yırttığım bulutlardan
kasım, kasım akıyor yağmurların
beşiklere koyulmuş gülüşün hürmetine
topluyorum ıslak ve zehir ,zehir rutubetini
çıktığım ay ışığının kıyısından bakıyorum aleme
yol üstü sıralı toprak damlara sarılıyor gözlerim
ikindi üzeri pepuk kuşu sıralı ağaçlar
içimde dinamitlenmiş bir ozan
otuz yedi can olup yanıyorum Sivas sivas
sen derelerin sesiyle kırsala karışan sis
ben ardına sürgün griler giyinmiş rüzgar
bilsen ki
kitapların ocağından tüter Aşık Veysel
kuzeye serilmiş horon ibadeti
mezopotamya içi kilise,cami,
ve aşk ile,mızrap ile,düş ile
Memu Zin sevdası
bir yaralı vatan
mataramda gülüşün
çıkıyorum Zagros gözlü geceye
erenler ateşi yanar hüznümde
ve sevdamın barutuna fitil ellerin
ah Rize saçlı bacım
ah Diyarbekir yürekli anam, sevgilim
şairlerin izlerine düştüğüm vakitte
şiirler topladığım yıldızlar büyüttüm adına
dalları kış kitaplardan okudum soğuk avuçlarını
umudum teninin coğrafyasında hür bir ülke
çünkü
biliyorum ki
zulüm yenilir bir gün
ülkeler,halklar,çocuklar kazanır
ben umudumu sana kurdum
gözlerindeki denizlere
saçlarındaki patikalara
ayaklarının altındaki kaldırımlara
ben yüreğimi sana kurdum
ve her saat başı savaştım düşlerle
oy yangın yerim
oy seher vaktim
bir dağ evinin kerpiç sessizliğinde
sırtımı dayayıp dört dine,dört peygambere
sırattan sevdana astım yüreğimi
şimdi saklan mavzer aklımın barikatına
dudaklarının arasına sokulsun aşk sloganı
devrim sevdanın içindeki aydınlıktır
göğsünün çeperine as
lisanı karışık pankartını
bitip tükenmeyen şafağımsın
Edirne’den Ardahan’a
sevdalı bacım
hayat üç saniye
sevda bir ömür dağ çiçeğim
korunaksız limanlardan
sert dağların rüzgarına kadar
boylu boyunca ikliminde votladayım
yitirilmiş ne varsa hayale dair
işte tam oranın tanrıya haykırışındayım
...
meçhul şiirlerin şair olmayan eşkıyası göğsüm...