ÜMİDE NİKAHSIZ GÜNDÜZ VE AKŞAM
Başını döndüren her şeye düşkün
İbreti almaktan yoksun zihniyet, Vazifesi zordur, manevi yükün Menfaate uşak kokuşmuş niyet. Hangimizin aklı mana ufkunda Yanlışlardan uzak, doğruya komşu, Kötülük sermaye yok’un ucunda Layıkıyla kimler çıkar yokuşu. Tabiat icabı hudut çizilmiş İki farklı yol var cennet, cehennem O ki; her safhası beyne dizilmiş Bu hakikat ile kitlenir çenem. Bahtsızlık namına kusur işleyen Mağlubun ettiği, devirde yaşam Her yalana kanıp, bela düşleyen Ümide nikahsız, gündüz ve akşam. Günahı bitmeyen yola düşmüşüz, Cevabı veriyor titreyen ağız Tamah aleminde kime küsmüşüz Her kötülüğe ağ, örmüş bir bağız. Ölümün vücuttan istediği ne Gittikçe körleşen aklı uyarmak Kim dalmak istiyor o derin hüzne Canı bu gerçekle zor mu doyurmak. Ağır bir ölümü hak etmiş vücut, Azabın kahrını nasıl düşünmez Korku ki; her anı fikrinde mevcut O mukaddes gücün, perdesi inmez. Toprağa komşuyuz, gölgemiz orda Ölümsüz olmanın gayesi neden O fikirle insan kalıyor zor da Bu sıfatla var mı terk edip giden. Az ömrümüz kaldı, mantığı deşer Tatlı bir meyvedir sanki ısırmak, Ruhunda şeytanın nefreti şişer Kolay mı gerçeğin, sırrını kırmak. |
Tatlı bir meyvedir sanki ısırmak,
Ruhunda şeytanın nefreti şişer
Kolay mı gerçeğin, sırrını kırmak.
Tebrikleeeer...