Sonbaharım Güvercinim
Son bahar kahvemizi yudumladık sevgilim
Sen güneşin ilk ışıklarına saçlarını Ben ruhumu gözlerine bıraktım Martılar ıslak martılar özgür ve mağrur Maviliklere adım adım yaklaşıyorlar Bir balıkçı konçertosu ağlar kadere gülümsüyor Şimdi o engin gözlerine şafak baskını gibi düşen Karanlık ve yıldırım kokulu sokaklarda Cam güzeli gibi açmayı bekliyorsun Benim titrek blr mum ışığında Aşkını hecelemeyi öğrendiğim gibi Yolun sonunda yine burada Sabah kahvemizi yudumluyoruz Türkümüzün adı sonbahar Uykusuz bir geceden Elime geliyor ellerin Sonra gözlerimi kapatıyorum Ellerin ıslak güvercin Neden demiştim neden seni seviyorum Sessizliğinde buğulanan camlara Adını hecelemek için Neden demiştim neden seni seviyorum Seni düşünürken geçen zamana Dalgaların hatırasına Gözlerine sensizliği anlatamadığım için Bu kumsal çok gece yıldızları avuçlarına bıraktı Saçlarında sabahtan düşen çiğdem kokusu Ve bana uzun uzun bakarken yakamoz utanırdı Ellerim avuçlarında ıslak güvercin Ağlama sen Seni gözyaşlarından öperim Orada blr balıkçı saçlarını örüyor şimdi Denizden en sevdiğin mercan çinekop Güneş senin renginde şakaklarımda Dağlar kokundan çalmış Her yer zambak Çocuklar geçiyor ardımdan Bizim türkümüzü öğrenmiş Dillerinden düşürmüyor Ve sen Sen yanıbaşımdasın Sadece ellerini tutamıyorum Gözlerimden gözyaşlarını tutamadığım gibi Neredesin sen sabahım son kadeh şarabın dudak izlerini Radyoda senin nağmeni Hani diyordu ya bir kızıl goncaya benzer dudağın Hep saklıyorum Şimdi sonbahar kahvemi içerken Islak güvercinim Seni yazdım Yazım baharım hazanım Bir gün geleceksin Ve ben seni burada bekliyor olacağım Beni düşünme Sen varsın yanımda |