Kumruların Dönüş Mevsimi
Hüznünde bırak matemin suretini.
Dudaklarında kalmasın keder. Ben çekerim bu gamın yükünü. Sen mutlu ol yeter. Yüreğinin kapıları kapansın evrene. Orda tek benim sevgim uyusun. Gözlerinin kenarlarından aksın pınarlar, İçindeki ummanda kardelenler büyüsün. Parmakların birer parmaklık oldu yüreğime. Ellerin ellerime benzerdi, Gözlerin hiç bir şeye benzemeyecek kadar eşsiz, Dişlerine konan nur sarardı toprakları, Sen gittin,soldu,umudun yaprakları. Düşler içinden doğarsın yine, Sen bir peri kızı, Karakışın perisi. Karanlıklar ülkesinde yeşeren kardelendin, Sen bir kıyamette, üşenmeyip gönlüme, Kar taneleriyle gelendin. Hüznünde bırak matemin suretini. Ben çekerim yokluğunun yasını, Rüzgârlara fısılda arada sırada, Siliver yüreğimin pasını. Ben duyarım seni, tanırım nefesinden, Kumruları yollarım, gönlümün kafesinden, Sana buse taşırlar, fısıldarlar sevgimi, Bu mevsim o mevsim, Kumruların dönüş mevsimi. Kumrular döndüler, sıra sende. Bir gün ansızın çık gel de, Bahtımdaki karanlık beyazlara bürünsün, Bir gün ansızın çık gel de, Gölgeler içinden, nurdan yüzün görünsün. Saadet şimdilerde mısralarda yaşıyor, Hasretin yüreğimden, deryalara taşıyor. Zekeriya Terzioğlu |