2
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
3556
Okunma
Hani ardımdaki yalçın kayalık,
Hani buz tutmuş o dağlar nerede?
Kartal pençesinde açan tomurcuk,
Hani o sımsıcak gölgen nerede?
Ömür zindanından esen rüzgârdın,
Sevda dediğimde en sadık yardın,
Zor günlerimizde bir tek sen vardın,
Hani o gözeten bakış nerede?
Dağlardan yükseksin sanardım seni,
Bin yılda bir kere anardım seni,
Tek dara düşünce arardım seni,
Hani o dirilten sesin nerede?
Heybetin düşmana tunçtan kaleydi,
Saçların ensende altın yeleydi,
Ne çok sevdiğimi ah bir bileydi,
Hani o küheylan aslan nerede?
Baba evin sarsılmaz temeliymiş,
Baba evin gizlenen neşesiymiş,
Baba evladının son kalesiymiş,
Hani o yıkılmaz duruş nerede?
Gözlerin mavzerden daha da sertti,
Üzüntün içimde ne büyük dertti,
Kolların omzumda saran kementti,
Hani o kollayan eller nerede?
…
Şakaklarından yükselir beyaz bulutlar,
Semaya deyerde öyle bükülür,
Bir tabut örtüsünde sönen umutlar,
Ummandan deryaya böyle dökülür.
Yüreğim sinemde kurudu kaldı,
Bir “sela” ardından maziye daldı,
Aklımı yerinden bir ecel aldı,
Hani o sevdiğim adam nerede?
Gün görmeden toprağa döndün,
Alev olup tütmeden sessizce söndün,
Kıbleden sonraki döndüğüm yöndün,
Hani o mürşidim,BABAM nerede?
Z.TERZİOĞLU/BURSA.ORHANGAZİ
3OCAK2015CUMARTESİ
5.0
100% (1)