Sahneler ve hallerBulutlar birden toplandı rüzgârla birlikte, Rüzgârı severdi, dimdik uzaklara ve kendi hallerine bakardı hüzünle dolardı ciğerleri Ve yağmur gönülsüzce yağardı sızlayıp duran kırık bu kalbe. biryerlerde unutmuşum kendimi nerdeydim bunca zaman ! Delirmişcesine kaybolmuşum zamanın içinde Herşey hayal meyal bir rüyadan uyanırcasına Bu haller gelip geçici... Ne çok kaçmıştım hüzünden Kendi içinden daralıp bazen bir boşlukla dolarsın Yalnız olduğunu sanırsın. Kendi içine, o boşluğa bir yolculukla çıkarsın, tüm alışkanlıklardan, en unmadık zamanda terkeden o eşsiz ve basit yaradılıştan, en kolay yaşama biçiminden. birliktelikten vazgeçmemiş gurursuzlardan, aşkların en köpek halinden, yalnızca bir nedeni olan ’mutluluğa’ dair. her halden vazgeçip. Kaçınılmaz bir öfkenin muhatabı olan tüm doğrucular, çok bilenler kahrolun ey iki yüzlü namusuzlar kahrolun. Herkesin bir acelesi var tren kaçarsa bu gardan Raydan cıkmış bu engelsizler En pezevenk halleriyle sana biçilmiş kaftanın kim olduğunu gösterirler şu hayatta. Sana bu hayatı biçenler Geceleri kafayı yataklarına gömüp rahat uyuyacak senin için doğru olanı yaptıklarını düşünecek Sizler rahat uyuyacaksınız diye Gecelerimi verdim size Ey mülteci yagmacı Sarhoş meze artıkları. Kendi kahpe yaşamlarınızı Geleceğe taşıma kaygılarınızın Nelere mâal olduğunu görmeye Alışık olmadığınız bir Buyruğun neler yaptığını görmeden ölmeye niyetiniz yok gibi. Siz şimdi doğrularınızı sıralayıp durun Vazgeçmeyin bundan Bir önemi yok hiçbirşeyin Geriye dönüşlerin bir anlamı yok Bir sefer çıktığında kendi içindeki bu garip yolculuğa. edindiğin her şeyin bir bir üstünü aralayıp yüzleşmeye başladığın bu ömür bitmeyen bir şiirle çıkar karşına. Dinmeyecek bir öfkenin kurbanı olacak geride kalanlar gençliğin verdiği kaynayan kan hiçbir beklentinin olmaması şu hayatın... Biliyorum öfkeyle kalkan bu umarsız; uyandığında bu rüyadan, bu belalı hiddetin, zararla dineceğini. |
nasil hayat bu yaptiklarimiz hep mutlu kilmak adina sevdiklerimizi ya bizi mutlu etmek isteyenler nerde ?
ben göremiyorum ya sen?
kac kere öldük kac kere dirildik hatirlamiyorum da...dönüp baktim da geriye öfkemiz susmadiginda hüzün kusatrken ruhumuzu mihlanip kaldik
zararin esiginde..uyandik yeni bir role soyunurken bedenimiz!!!
kac hayat dersi cikar bu siirden ve kac yara kanar bilmiyorum ama cok begendim iyiki okumusum kardesim...