2
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
2345
Okunma
Eski bir alışkanlık benim ki düşünmeden edemiyorum seni
Anılar küflü bir şarkıyı mırıldanıyor sanki kulaklarıma
Aradan kaç mevsim ,kaç yıl geçti inan ki bilmiyorum
Kaderimiz ne zaman ayrı yazıldı hiç hatırlamıyorum
Şimdi güneyin en hüzünlü kenti karanlığa bürünüyor
Herşeyi geçtim de
Bir nefes kadar yakınımdayken seni görmeden
İstanbul’a dönmek çok zoruma gidiyor
Kırmızı topukların gül yapraklarını ezerdi ya hani
Canını acıtan dikenlerine aldırmadan
Hani sonra soğuk bir sevişme geçerdi ya gecenin mahreminden
Çocuk kalmış yanımızın masumiyetine aldırmadan
oysa ne kadar da uzakmışsın bana
yıldızlar dahi görmemiş seni
ne kadar da yakınmışsın bana
ruhum bile varlığını hissetmedi
kara bulutların üzerime devrildiği o gün
bir yağmur uykusundan uyandım
sonra Göğü dinledim Dilaver Cebeci ile bir Kaçkar sabahında
nehirin diğer yakasında meşaleler ile yürürken kırklara karıştım
bismillah dedim ,toprağı öptüm üç defa
sonra tutundum meleğin kanadına
alemleri Yaradan Allah’ın huzuruna gittim
Eski bir alışkanlık işte
gözlerime düşen çiğ damlalarını silmek istemiyorum
ve bu yağmur uykusundan bir türlü uyanamıyorum
dur ne olursun dur bir sigara daha içeyim
belki tanyeri ağırmadan son bir şiir daha yazarım sana
dur ne olursun dur ..
*şiirin anlam ve yapısını bozmadan bir kaç yerinde kelime düzeltmesi yapılmıştır
bu husua istinaden
siz değerli şiir dostların bilgisine arz olunur ...Bedirhan
5.0
100% (11)