Kurumuş Bir Karanfili Sular Gibi
Göğe bakıyorum
Göğün içinde sen varsın Gecenin karanlığında Yıldızlarda Issız sokaklarda Rüzgarın sesinde Sen varsın Aklımdan Fikrimden sen geçiyorsun Kirpiklerime değiyorsun Yanaklarıma Yüzüme Dudaklarıma Boynuma değiyorsun Bu gece Tahrip gücü yüksek Bir özlemsin içimde Ve ben Darmadağın Yıkık Dökük Enkaz altında kalmışım Bana özlemin Aşkın Tarifini yapabilir misin? Uzaklığın Tarifini yapabilir misin? Barut kokusuyla Gül kokusunu Bir tutabilir misin? Tırnağını etinden Canından Ciğerinden Ayırabilir misin? Bende seni kendimle bir tutuyorum Kendimden Canımdan Ciğerimden Tırnağımdan ayırmadan Soğuk bir odanın içinde Kırılgan bir mevsim gibiyim Kendi tenini terketmiş Tel örgülerle çevrilmişim Bir adım atsam Bir tetik patlaması Bir kurşun sesi duyulur yüreğimde Yüreğimde Tüfeğin namlusuna tutunmuş Sonbahar rüzgarları gibiyim bu gece Oysa Saçlarında Kırmızı kurdaleli bir çocuk gibi Her bir telini Örmek istemişimdir Teker teker Her bir telini Koklayarak Karanlık bir odanın içinden Paslı bir kapının penceresinden bakıyorum Hayata ve sana Sen ki O karanlık odanın içinde Bir pencereydin İçimden dışıma karanlığı sızdırmayan Şimdi yokluğunla uyuyorum Yeni acılarıma sarılıyorum Islanmış kirpiklerimi kurularken Yanaklarımda bir gül solar Dalından düşen bir yaprak gibi Ben toprağın bereketine inanırım Gökyüzüne inanırım Maviye inanırım Kuşlara Kelebeklere Yağmura inanırım Birde senin kalbimde olduğuna Göğsümde çocukluğum bahar gibi durur Gökkuşağı gibi rengarenk Her mevsimi yaşar gibi Güneşe dokunurken Düşlerimi aydınlatırım Oyuncaklarımla oynarım Yorulunca uyuya kalırım Uyandığımda Kaldığım yerden Devam ederim hayata Söbelenmeden Siyah beyaz resimlerine bakıyorum Yıldız şahitli bu gecemde Kaçak tütün sarar parmaklarım Nasırlanmış avuç içlerimden yuvarlarım Kirli bir çocuk yüzü gülüşlerimi Tüm sözcüklerimin arasından Kağıda karalarım adını Beyaz Tertemiz bir kağıda Ve bir gün mutlaka derim Mutlaka Elim, ayağım Saçlarım Gözlerim Yüzüm yalancı gülücüklerini Toprağa atarken Toprağın rahminden Ellerine dokunurum Yüzüne Gözlerine Kalbine dokunurum Hayata tutunan bir çocuğa tutunur gibi Aynada kendime bakıyorum Kendimde sen varsın Elime dokunuyorsun Yüzümü tutuyorsun Dudaklarımın arasından nefesini soluyorsun Dudaklarımın arasına bakıyorum Sen varsın Kurumuş bir karanfili sular gibi İbrahim Dalkılıç 21/08/2014 03:05 izmir |