Bijî Din û Dinati IGeceydi.. ısssızdı .. kimse yoktu yanında , sen bile yanında değildin aslında .. o ara devreye girdim ben aklının düş nadaslarından , renklerin arasında vals ederken şarabın sarhoşluğunda her şeyi anlattım bir solukta . (Ronî ) yontulmuş abartık cümlelerin arasından çıkan kelimelerimi nefreti temsil eden sesli harflerin arasından geçerek sessiz harflerin asil yanlızlığında dolanıyordum .. yalnız , aklımın ucra köşe bentlerinde olumsuz cümlelere gölgeleri giydirmiştim. olumlu cümlelerimi ise yüreğimin arka bahçelerinde saklamış sanıyordum .. (Renas) ama ama gizlenemediniz kuzum ... hayır hayır giznelemediniz ... nasıl anlatmalıyım içiniz de gezinen çocuksu gölgelerinizi bayım ? gizleyemediniz düşlerinizin gölgelerini ve gizlenemediniz düşlerinizin saklı bahçelerine . iyi bir izleyici içinizde ki o çocuksu gölgeleri çok iyi göre bilirdi . iyi bir yazar , ya da iyi bir ressam bu çocuksu gölgelerinizi çize bilir de , kısacası saklanamadınız kuzum ... ’yüreğinin balkonun da bir kadın , önünde diz çökmüş bir sevdalının dünyasını boyuyorsun gözlerin de derin bir mor elinde ki fırçası yeşili boyuyor ... yüreğinin karanlık ormanlarından , cılız ışıklı bir pencereden süzülen ışık yatak odasın da sevişen iki gençin gölgesi düşüyor yüreğinin duvarına ve bir piyanistin gölgesi tuvale yansıyor aşkın demi sözcüklerine dökülüyor kurgusu kırmızı bir film tadında...’ (Ronî ) ya siz şelale saçlı kadın , düş nadaslarınızın saklı bahçelerinde kurduğunuz düşler yüreğinizin aydınlığını kapattığını düşünmediniz mi ? içimde avazlanan boşluk iç ölmeyecekmiş gibi diyinen o kadının dudaklarına sus öpücüğü konduracağım elbette. (Renas) Renas Tutaste / Zeynep Can ( Bijî Din û Dinati / Yaşasın deli ve delilik ) |
______________________
Yazan ve hisseden yüreğe saygılarımla
Tebrikler